Türkler ve Araplar Arasında ki Nefret Tohumları?
Her ikisi de Müslüman olan Araplarla Türkler arasında karşılıklı nefret tohumlarının atılmasına sebep olan olaylar nelerdir?
Maalesef, tam 150 yıldır, Müslüman Arap kardeşlerimizin Müslüman Türkleri sömürücü olarak vasıflandırmaları ve buna karşılık ise, özellikle Cumhuriyet devri aydınlarının katı bir Arap düşmanı kesilmesinin tarihî bazı sebepleri vardır.
Birinci sebep, İslâm kardeşliği ve hususan hilâfet müessesesinden menfaati zedelenen İngiltere ve Fransa gibi Avrupalı devletlerdir. Bunlar Lawrence gibi iki Müslüman millet arasına soktukları ajanlarla, bu İki milleti birbirine düşman etmişlerdir. Bunu artık aklı başında olan Araplar da Türkler de kabul etmektedirler. Bugün komünizm kadar tehlikeli bir düşmanımız da Müslüman Arap kardeşlerimizle aramızdaki soğukluktur.
İkinci sebep, Türk milletinin içinde bulunan Avrupa kâselisleridir ki, Türk milletini İslâmiyetten uzaklaştırmanın önemli bir faktörü olarak, onları Kur’ân dili Arapça’dan ve Müslüman Arap milletinden koparmayı görmüşlerdir.
Üçüncü sebep, Arap aleminde Batılıların teşvikiyle ve özellikle Hıristiyan Arapların tahrikiyle oluşan Türk düşmanlığıdır. Bu düşmanlık ders kitaplarına kadar inmiştir. Suriye’nin Hatay’ı hala kendi sınırları içinde göstermesi; Suudi Hükümetinin Mekke ve Medine’deki Osmanlı izlerini silmeye çalışması ve bütün Arap tarihlerinde Osmanlı Devleti’nden sömürgeci ve zâlim devlet diye bahsedilmesi bunun en acı misâlidir.
Dördüncü sebep, I. Cihan Harbi sırasında, Arapların İngiliz ve Fransızların tahrikiyle başlattığı isyanlar ve bunlara karşı tamamen Türkçü olan Cemal Paşa ve benzerlerinin uyguladığı yanlış politikalardır. Bu olayların başında Arab İhtilâli ile Âliye Divan-ı Harb-i Örfî olayı gelmektedir.
Ahmet Akgündüz – Bilinmeyen Osmanlı, s.296.