(1)-Her canlı, başka birtakım varolanlara nice benzerse benzesin, kendine has özellikler taşır. Bu özellikler, nice özelleşirlerse, onlarla donanmış canlı, o denli karmaşıklaşır. Kendine has özelliklerince başka hiçbir şeye geri götürüle- mez, indirgenemez varolana birey diyoruz. Hücreden beşere dek istisnâsız bütün canlılar, şu durumda, bireydirler. Yalnızca insanlaşmış beşerin bireyliliği, artık eşsiz diye niteleyeceğimiz özellikleri hâizdir. Böylesi […]
Etiket: Ahlak
Abdurrahman Arslan – Modern Dünyada Müslüman Adlı Kitabından Alıntılar
Modern süreç, tabiatı gereği her şeyi göreceleştirdiğinden dolayı kendisini sürekli olarak değiştirip dönüştürür. Bunun neticesi olarak toplumsal yapıda meydana gelen değişim ve ürettiği sorunlara yeni teşhis ve tanım koyarken, Müslüman da her defasında Islâm’ı buna bakarak yeniden tanımlamış olur. Dolayısı ile dün Islâm’da medeniyet, ilim, hürriyet, cumhuriyet… vs. varken; bugün devlet, demokrasi, kadın hakları, çevre […]
Ahlak, Mutluluk ve Özgürlük
Said Halim Paşa İslamlaşmak risalesinde, klasik İslam düşüncesinden süzülerek gelmiş olan ahlak tasavvurunu veciz bir şekilde ortaya koyar. Aynı anda hem metafizik bir ilke hem de toplumsal bir umde olan ahlak, insanın yeryüzündeki varoluşunu anlamlandırır ve temellendirir. Ahlakın ontolojik temeli insanı aşan bir kaynaktadır. Böyle olması da kaçınılmazdır. Zira insanı “beşer” seviyesinden çıkartıp “Âdem” mertebesine […]
Din
Toplum içinde dinin yaptığı iş, ruhlar için kuvvet kaynağı olmaktır. İnsanlara birtakım bilgiler sağlamak değildir. Dinî bilgiler, ruh kuvvetini kazanmanın yollarını öğretir. Bunlar, evrene ait açıklamalar olmayıp insanın iç hayatına düzen ve değer sunucu bilgilerdir. Din, insanlar için bilgi kaynağı değildir, kuvvet kaynağıdır. Buna örnek olarak intihar olayını alalım. Geçen asrın son- I larında Fransa’nın […]
Hoşgörü
‘Olgun ve medenî insanların en değerli zihnî karakteri, hoşgörüdür. Hoşgörü, başkalarının görüş ve düşüncelerini, dinî, siyasî her türlü inançlarını saygı ile karşılamaktır. Başkaları bizden başka türlü düşünebilirler, bize gülünç görünen örflere bağlanabilirler, bizim küçük gördüğümüz değerleri yaşatabilirler. Bizim insanlık görevimiz, bunların hepsini saygı ile karşılamaktır. Hoşgörüye sahip olmayışın doğurduğu hamlığa taassup adı verilir. Taassup, düşüncenin […]
Zulüm
Zulüm, başkalarının hürriyetlerini, yaşama hürriyetine varıncaya kadar, kendi üstün kuvvetine dayanarak ellerinden alma iradesidir. Hiç kimse hürriyetinden karşılıksız vazgeçmez. İstemeyerek verilen karşılık da zulmü ortadan kaldırmaz. Galile, “Dünya güneşin etrafında dönüyor” dediği için zamanın hâkimleri onu ölüm cezasına çarptırdılar. Bu, düşünme hürriyetine karşı en büyük zulümdü. Sonradan Galile’nin, hayatını kurtarmak için bu sözünü geri alması, […]
Korkuyorum Anne !
‘Çocukların hızla büyümeye zorlandığı, ‘çocuk masumiyetinin kaybolduğu, buna mukabil erişkinlerin de çocuklaşma temayülü içine girdiği tuhaf bir zamanda yaşıyoruz. Bugünün çocukları bilgisayardan anlıyor. Evime ilk kişisel bilgisayar girdiğinde 30 yaşımdaydım. Bugün i ki buçuk yaşındaki afacan oğlum net üzerinde oyun oynuyor. Mouse’u kontrol etmeyi çok seviyor. En sevdiği ve ilk öğrendiği sözcüklerden birisi, “tıkla”! Bugünün […]