Kategoriler: Yavuz Köktaş

Sufilerin Hadis Tashih ve Tazifi

SORU 28: Sûfılerin hadîs tashih veya taz’if kriterleri bir hadîsin sa­bit olup olmamasını belirlemede isabetli midir?
Objektif bir delil olarak elbette hadîslerin sabit olup olmadığını tesbitte ölçüt olarak kullanılamazlar. Ancak sûfîlerin rüya ve keşf yo­luyla hadîs tashihlerinin bir anlamı vardır. Rüya ve keşf ile hadîs tas­hihi konusunda şu kadarını burada söylemek gerekir:
Hadîsçiler objektif bir delil olmadığı için bu tür yollarla hadîs tas­hihinin veya taz’ifinin mümkün olmadığını ifade ederler. Bu isabetli bir yaklaşımdır. Çünkü hadîsler ile din sabit olur. Fakat bu iki yakla­şım arasında bir orta yol bulmak da mümkündür. Rüya, ilhâm ve keş­fin dindeki yeri bellidir. Bunlar, özneldir, kişiseldir, bağlayıcı değildir. Ama bunların kişilerin hayatında önemli yeri vardır. Dinî açıdan da böyledir. Hadîslerde ilhâmın (muhaddes), rüyanın önemli husûsiyetleri olduğu ifade edilir. O halde bir sufî rüyada vs. Hz. Peygamber’le sohbet ettiğini söylüyorsa ne yapacağız? Onu yalancılıkla itham et­mek mümkün mü? Doğrusu buna ihtimal vermiyorum. Yalan söyle­mesi mümkün olmayan bir sufînin Hz. Peygamber’le rüyada, keşf ha­linde, yani bizim idrâk edemediğimiz bir halde sohbet etmesi, ondan bir şeyler alması ihtimal dahilindedir. O tecrübeyi yaşamayanların zor idrâk edebileceği bir durumdur. Bununla birlikte inkârı kabil değildir. Ancak buna dayanarak rüya vs. ile elde edilen bilgileri dinin kaynağı veya bağlayıcı birer hüküm olarak ortaya koyabilir miyiz? Buna da “evet” demek mümkün değildir. Zira Hz. Peygamber’den bu şekilde alınanlar özneldir, kişiseldir ve bağlayıcı değildir. O kişiyi ilgilendi­ren, belki onun için çok değerli bilgilerdir. Onun için bu tür bilgiler mahkemede delil olmaz. Dolayısıyla rüyanın dinde yeri ne kadar ise hadîs ilminde de yeri o kadardır. Sûfî de bu durumu böyle algılama­lıdır. Sonuçta hadîsçiler -içlerinde böyle düşünenler varsa- rüya ve keşf ile elde edilen bilgilerin hiçbir değerinin olmadığı yönündeki üs­luplarını; sûfîler de -yine içlerinde böyle düşünenler varsa- bu yollar­la aldıkları bilgilerin din oluşturacak düzeyde olduklarını çağrıştıra­cak kanâatlerini yumuşatmalıdır.
100 Soruda Hadis Meseleleri – Yavuz Köktaş
Muhammed Ali

Son Yazılar

Tecelli Türleri

  Necmeddin-i Dâye [*****] çev. Halil Baltacı Necmeddin-i Dâye (ö. 654/1256) tasavvufun bir din yorumu…

2 ay önce

Allah’ı Bilmenin İmkânı ve Bunun Yöntemi

  Gazzâlî [*] çev. Osman Demir Gazzâlî (ö. 505/111) Allah’ı bilmenin imkânı ve yöntemi konusunda…

2 ay önce

Varlık Mertebeleri ve Te’vil

  Gazzâlî [*] çev. Mahmut Kaya Te’vilin şartlarını tespit etmeyi ve iman ile küfür arasındaki…

2 ay önce

Dilin Kabuğu

Kilise babalarının en ziyade iltifat ettiği, teolojik ağır­lıklı bir anlatıma sahip Yuhanna Incil’inin l’inci Bab’ının…

2 ay önce

Çözüm Aldatmacası

İçinde yaşadığımız dönemin hakim zihniyetini karak- terize eden en önemli hususlardan biri de, hiç şüphesiz,…

2 ay önce

Anda Olmak -Geçmiş ve Gelecek Arasında Bir Yer

İçinde yaşadığımız dünya, bedensel varlığımız ve duygu­larımız zamanın eliyle şekillenir. Sabretmeyi, şükretme- yi, iyiliğin ve…

2 ay önce