Çağımızın Istırabı ve Yaradıcıyı Araması

İnsanın tarih boyunca yaradıcısını araması,yaratmaya özenmesi boş bir vehim değil,korkunç bir ihtiyacın ifadesidir.İnsan,her türlü köleliği reddederek,yalnız ve ancak yaradana tapınmak istemektedir.İnsan idraki,yalnız ve ancak yaradıcı hamlede dinlenebilceğini ummaktadır.İnsanların,peygamberleri diğer insanlara niçin daha fazla tercih ettiklerini artık anlamalıyız.Kadiri Mutlak olan Allah’ı bize ‘şahdamarımızdan daha yakın’ olarak hissettirenler sadece ve ancak peygamberlerdir.Bize,sınırlıdan sonsuza,esaretten hürriyete,çoktan bir’e,ölümden ebediyete giden […]

Daha fazla oku
Tekamul ve Tekerrür

Kaostan korkuyoruz ve fakat tekerrür de midemizi bulandırıyor. Müsbet ilimler,akıl,mantık,artık bu noktada insana yetmiyor,bize yetmiyor. Kanunların,kaidelerin,prensiplerin kuruluğu,katılığı,mekanikliği,monotonluğu boğuyor bizi. Çünkü; müdrikemizde bu çileyi çeken bir kaabıliyet var.Müdrikemiz,kaostan tekerrüre sığınıyor, lâkin tekerrürlerden bunalıyor, hayatın eğilimine uyarak , değişme, yenilenme ve ilerleme demek olan tekamülün hızını yavaş ve onun getirdiği yenileşmeyi az buluyor. Müthiş bir hız ve […]

Daha fazla oku
Varlıklarda Tekamül(Olgunlaşma,Gelişme) Mahiyeti

Gerçekten de tarihler birbirlerini hatırlatır,fakat asla tekerrür etmezler. Halbuki biz tarihçileri de teselli ederek iddia edelim ki,artık yalnız tarih değil,fizik,kimya,biyoloji,psikoloji,sosyoloji olayları da tekerrür etmezler. İnsan müdrikesi, ayniyet prensibi içinde hareket ederek,benzerlikleri birbirine irca ile tekerrürleri elde ettiğini sanmaktadır. Tekerrür dış realite ile değil,realite atı bir prensiple izah olunacak bir zihni olaydır. Duyuların realitesi,tekerrürleri değil,değişikleri,ancak bir […]

Daha fazla oku
Zekanın Görevi:Kendini Bilmek

Bizce zekânın görevi varı, hiç şüphesiz bu arada kendini de bilmektir. Bilmek ise varı veyahut varlığı mânâlandırmaktır. Bizim idrâkimiz varlığın dışında değil, içindedir. Bizim idrâk edici varlığımızda varlık kendi üzerine iki defa katlanmaktadır. Önce varlığı idrâk ediyoruz, sonra da bu idrâkimizi idrâk ediyoruz. Yunus Emre’nin “bir ben vardır bende, benden içeri” dediği gibi Varlık bende […]

Daha fazla oku
Nefis Muhasebesi

Tuh suratına o topluluğun, hususiyle gençlik iddiasındaki o haylazlar grubunun ki, beş vakit namazını elektronik hesap makinesi edasiyle kılar ve mücadele adına bu türlü makine adamları çoğaltmaktan başka bir vazife kabul etmez de İslâm İdealine hizmet ettiği veya hizmetin bundan ibaret olduğu tesellisi içinde böbürlene böbürlene dolaşır, durur. Böylelerine, Hakkın, riya ve gösteriş için namaz […]

Daha fazla oku
ÖLÜLER

Köşeyi dönerken, duvarda, üzeri yazılı mermer bir levha ve yanına asılı güzel çiçekler gördüm. Levhada Paris’in kurtuluşunda, orda, vatan için ölmüş bir vatandaşın künyesi yazılı idi. Taze çiçekleri, ne zaman, kimin koyduğunu bilmiyordum. Paris sokaklarını dolaşırken, böyle, her tarafta vatan için ölmüş meçhul insanların isimlerini yaşatan mer­mer levhalar ve her zaman konulmuş taze çiçekler görürsünüz. […]

Daha fazla oku
Üniversitenin Ortaya Koyduğu Ahlâk İdeali Nedir?

Üniversitenin ortaya koyduğu ahlâk ideali nedir? Bu Epikür ahlâkı mıdır? Vazife ahlâkı mıdır? Hıristiyan veya İslâm ahlâkı mıdır? Bu nokta tamamen meçhul. Çünkü böyle bir şey yoktur. Gençliğin sahipsizliği denince ilk akla gelen işte bu dâvanın peri­şan manzarasıdır. Bu perişan sahne de tekmelenen geleneklerin yerini, büyük şehirlerde azar azar yabancı kültürlerin şekil ve hayat kazandırdığı […]

Daha fazla oku
Dini İmhaya Çalışanlar!

Din de millî kültürün esaslı bir kısmıdır. Milletin malı olmasa bile, milletin kuruluşunun esaslı kaynağı olmuştur. Büyük dinler, milletlerin kuruluşundan önce var olarak, bu kuruluşu hazırladılar. Milletlere, ruhun temel yapısında bulunan ahlâk ve inanışları, ideallerinin kaynağını verdiler. Bugün Fransız ve İtalyan milliye­tini katolik inancından, Türk’ü müslümanlıktan ayırmak imkân­sızdır. Bu sun’i ve zoraki bir tasavvur olur. […]

Daha fazla oku
Anarşist Kimdir? Kime Denir?

Anarşist ne sadece cemiyette, ne sadece, devlette, ne sanatta, ne de yalnız düşünüştedir. O insanın en derin tabakalarında barınır; oradan çıkar, her yere nüfuz eder; hepimize hadiselerin bin bir çeşit cilvesi içerisinde çehresini gösterir, bizi anarşist yapar. Anarşist komünist olur, devlet nizamını bozar; sanata saldırır, vezni, uslûbu yok eder. Düşünceye musallat olur, her fikri bozuk, […]

Daha fazla oku
İnsanların Bir Kısmı Düşünür, Bir Kısmı Yaşar

İnsanların bir kısmı düşünür, bir kısmı yaşar. Çoğunluğu teşkil eden düşünmeden yaşayanlar, hayat yolunda daha önceden hazırlanmış rayların üzerinde yürürler. Hazır sigara içenler gibi evvelden yapılıp hazırlanmış kaideleri kullanırlar. Onları, örfleri ve alışkanlıkları idare eder; hazları ve hayatî duygularıyle yaşarlar. Kısa ömrün verebileceği şeyleri mutlaka harcamaktan hoşlanırlar. Mevki, servet, iştihâlar ve muvaffakıyetlerden ibaret birkaç kat […]

Daha fazla oku