Sistem tamâmen değişmeli…

Ortaçağ’ın hoca/talebe (usta/çırak) münasebetleri yerine, endüstrializm ile birlikte, ‘kitle eğitimi’ geçmiş ve bugün alıştığımız şekli ile mektep tedrisatı teşekkül etmişti: bu usûlün mahzurları üzerinde çok çalışıldığı hâlde bunlardan kurtulmak bugüne kadar mümkün olmamıştır. Halbuki zoraki bir eğitimin faydasız olduğunu gösteren pek çok emâreler vardır. Biz insanları yarış atlan gibi imtihanlara tâbi tutarak, hiç merak etmedikleri […]

Daha fazla oku
Aptal Kutusu:Televizyon

Amerikalılar TV’ye ‘Aptal Kutusu’ derler: ne isabetli bir tesmiye! Hiç ihtiyacımız olmayan nesnelerin seyretmek zorunda kaldığımız reklamlarını, bitip tükenmek bilmeyenler spor yayınlarını, budalaca yarışma programlarını, ka­litesiz olduğu kadar da muzır filmleri, haber teşkil etmeyen haberleri düşününce hak vermemek mümkün değil! TV hal­ka hitap ediyor ve ekseriyetin arzusu böyle programlar’ ge­rekçesiyle, durmadan zırva neşreden bir alet… […]

Daha fazla oku
Tatil İntibaları

Büyük mütefekkir Lao Tse’nin…Lin Yutang, 1945’te Londra’da neşrettiği Between Tears and Laughters (Gözyaşları ve Kahkahalar Arasında) isimli kitabında, Modern Batı dünyasını çok sert bir tenkide tâbi tutuyordu. Lin Yutang İkinci Dünya Harbi’nin sonundaki intibalarını yazarken, “böyle giderse üçüncü savaşın da kaçınılmaz olduğunu; güçlü olma politikasını esas alan batıkların materyalist ve ahlâksız bir dünya yarattığını, fizikî […]

Daha fazla oku
Modern Kölecilik

Aslında kölelerden çok daha fazla istismar edilen kitleler çıktı ortaya. Bugün bir köleden daha kötü bir vaziyette çalışan insanlar var. Kölelerin karnını doyurmak zorunda idi efendileri; modern patronlar karnını doyuracak kadar da ücret vermezler. Eski Yunan’ı hatırlayalım: Köleler çalışıyor; efendiler felsefî gevezelikler ve benzeri işlerle vakit öldürmeye çalışıyorlardı. Köleci cemiyet yapısı açıkça gayri ahlakidir ve […]

Daha fazla oku
Son Peygamber yada Yeniden Bulunmuş Cennet

O, Cennetin bir kapısı değil, Cennet’in ta kendisidir. Cennetin sekiz rahmet kapısıyla ilintili olarak andığımız sekiz peygamber ve onlara bağlı öbür peygamberler, birer kurtuluş kapısı olarak hep O’na açılırlar. Hazreti Âdem, her ne kadar ilk insan ise de, gerçekte O’nun hakikatından bir tecelli idi. Bu bakımdan öncelik nur-u Muhammedi, hakikat-ı Muhammedi’de bulunuyordu. Sadece bu nur […]

Daha fazla oku
Asıl Körlük Cehalettir…

Evet kör, asıl kör gözü görmeyen değil, ruh gözü, gönül gözü görmeyen, kör olandır. Çünkü : gözün kusurunu giderici veya gözsüzlüğün azabını azaltıcı çareler bulunabilir. Fakat ruh gözü, gönül gözü kapalı olanı Alah’tan başka kim hakikatlara aşina yapabilir? Bu insanlar, Kur’ân-ı Kerimde kalbleri mühürlü olmakla vasıflandırılıyorlar. Bu öyle bir mühürdür ki, mühürleyenden başkası açamaz onu. […]

Daha fazla oku
Cömert Ruh

Cömert ruh, Cennetteki Tûba ağacı gibidir. Pinti ruhsa. Zakkum Ağacı gibi. Cömert ruhun eserleri Tubanın yemişleri gibi en tatlı yemişlerdir. Pinti ruhtaki ise Zakkumunki gibi acı ve zehirli. Pinti ruh dünyayı karanlıklaştırmıştır kendine. Işık onu rahatsız eder. Ruhun ve zekânın yeni atılımlanm kuşkuyla kar­şılar. Her an doğması gereken günü bir adım daha ilerde karşı­lamaktan ürker […]

Daha fazla oku
Amentüyü Yeniden Okumak

Amentüyü yeniden yaşamaya başlamak. Islâm âleminin muhtaç olduğu ilk uyanış budur. Allaha inanmak, Kurân-ı Ke­rîme inanmak, Peygamberlerin doğruluğuna inanmak, getirdik­leri yolun eskimezliğine inanmak, İslâm hükümlerinin her za­man geçerli olduğuna inanmak, öteye inanmak, hattâ ötenin her zaman beride de bulunduğuna inanmak, hesaba inanmak, elde olmaksızın basa gelene sabretmek, İslâm ahlâkıvla ahlâklanmak,yani kısaca İslâmî toplumda elle tutulur […]

Daha fazla oku
Müslümanların Dirilişi

Dâva, Batıcı olmak veya Batıya karşı olmak değil. Do­ğunun, İslamin dirilişi, gerçek diriliş, kendimiz olmaktır. Sosyalizm, komünizm, liberalizm, nasyonalizm, faşizm ve benzerleri, hep Avrupa esintileri, hep kültür ve medeniyet kişi­liğimizi yitirişimizin sonucunda bize doğru esmiş sam yelleri. Kendimiz olmak demekse şu demektir: Varoluşumuza, hayata kendi dünya görüşümüz içinden bir anlam vermek. Tabiata ve diğer insanlara […]

Daha fazla oku
İnsan ve Tapınma

Ruhun ana silâhı tapınmadır. Allaha tapma. Allaha tap­ma, insanın ve tabiatın tanrılık iddiasını yıkma, onlan çıplak hakikatleriyle kavramaktır. Yaratılanı aşmak, iğretiyi yıkmak, yalanı devirmektir. Allaha tapma, izafi olandan sıyrılıp mut­lak olanla donanmak, fanilik perdesini yarmaktır. Allaha tap­ma, insanları ve tabiatı putlaştırmama, benlik putunu kırma , demektir. Böylesine bir silâhla donanmış ruh, silâhın ta ken­disi olmuş […]

Daha fazla oku