Teokrasi

Bu bahsi bitirmeden, teokrasi konusuna da kısaca değinmenin yararlı olacağını hissediyorum. Teokrasi (theocracy) kelimesi Batı siyaset terminolojisinde aynı zamanda iki anlamı birden içermektedir. 1. Doğrudan doğruya Allah’ın hükmünün hakim olduğu hükümet sistemi, 2. Allah namına papazların (din adamlarının, ruhban sınıfının) idaresi ve böyle idare olunan ülkeler. Herhangi bir Batı dili metninde bu kelimeyle karşılaşan birinin […]

Daha fazla oku
Cihad-Mücahit

Bazı İslâmî kavramların gerçek anlamında değil, fakat mecazî bir anlam yüklenerek kullanılması yanlış anlaşılmalara ve lüzumsuz ihtilâflara yol açmaktadır. Mecazî anlamda kullanılan kelimeler arasında “cihat” (savaş !) dikkate değer bir yer işgal ediyor. İslâm uğruna çalışan hemen herkese “mücahit” sıfatını yakıştırmak günümüzde nerdeyse salgın hale gelmiştir denebilir. Herhangi bir toplantıda kürsüdeki konuşmacıya “mücahit” çığlıklarıyla nümayiş […]

Daha fazla oku
Hümanizm,Rönesans Hareketiyle Çıkmış Değildir

Hümanizma, sanıldığı gibi, Batı kültüründe, Rönesans hareketiyle ortaya çıkmış bir anlayış değildir Bu anlayışın kökleri Grek filozofu Protagoras’a kadar uzatılabilir. Hümanizma da aslında insan sevgisinin soysuzlaşmasıdır: Çifte standardın kaynacı da belki burada aranabilir. İnsan her şeyin ölçüsüyse (Protagoras), kendi çıkarına olan şeyler de iyidir! İnsan her şeyin ölçüsüyse insan sayısı kadar doğru vardır! Bu rekabet […]

Daha fazla oku
Allah’ın Dilediği Hayatı Yaşamak

Allah dilerse her şey olur,ona kuşku yok,.Fakat Allah’ın dilediği,emrettiği hayat yaşanmadıkça,Allah’ın hükmü insanları arasında yürürlüğe girmez.İnsanı o hayat tarzını yaşamaktan Allah mahrum etmiyor,o kendi kendini mahrum kılıyor.Çünkü Allah dinini tamamlamıştır.Fakat o din yaşanmadıkça onun yeryüzünde yürürlüğe girmesi adetullahtan değildir. Kaynak: Rasim Özdenören-Müslümanca Yaşamak  

Daha fazla oku
Eşref-i Mahlukat olan İnsan

İnsanın “eşref-i mahlûkat” olduğu hususundaki söylem, müslümanca kavrayışta ona, Batı kültüründe olduğu gibi yeryüzü tanrısı olduğu vehmini vermemiş, tersine ona kul olma bilincini getirmiştir. Müslüman, kendisini “eşref-i mahlûkat” olarak görünce, bu görüş, ona Allah indinde kendisini kul olarak kavrayabilmesinin yolunu açmıştır. Çünkü insan, eğer “eşref-i mahlûkat” (yaratılmışların en şereflisi) ise, bu durum ona tabiata ve […]

Daha fazla oku
Müslümanlar Kuşku Yok ki Antiemperyalisttir

Müslümanlar, kuşku yok ki, antiemperyalisttir. Fakat emperyalizme karşı olmak Müslüman’ın biricik mümeyyiz vasfı değildir. Emperyalizme karşı olmak, Müslümanın güttüğü siyasetin sebebi ve gayesi değil, fakat sadece bir neticesidir. Müslüman, kâfire benzemeyi reddettiği için antiemperyalisttir, antiemperyalist olduğu için kâfire benzemeyi reddetmiyor. Kâfire benzemeyi reddetmek, giyim kuşamdan, üretim ve tüketim kalıplarına, selamlaşmadan, ev içi döşeme stiline kadar […]

Daha fazla oku
Niçin Müslümanım ?

Gerçekte hiçbir Müslüman, niçin Müslüman olduğunu kolay kolay açıklayamaz. Bir Müslüman, kendisine yöneltilen böyle bir soru karşısında ilk elde bir bocalama geçirecektir. Aslında verilen cevap kendisinin nasıl Müslüman olduğu değil, Müslüman olduktan sonra İslâmî hükümlerde bulduğu hikmetlerin açıklaması niteliğinde olabilir. Bunun ise farklı bir husus olduğu açıktır. Bu niçin böyle oluyor? Çünkü Müslüman birtakım zihnî […]

Daha fazla oku
Sadece İman Etmek Tek Başına Yeterli Olmaz

Müslüman olmak için islâm Dini’ni hak ve doğru kabul etmek bir başına yeterli sayılmamaktadır. İslâm’ın hak olduğunu kabul etmekle birlikte Müslüman olmayı reddedenlere her zaman rastlanabilmiştir. İslâm’ın alâmet-i farikası onun “tek tanrılı” din olması da değildir. “La ilâhe illallah” demek gerek şarttır, fakat yeter değildir. Bu yönden, İslâm’ın ayırıcı niteliği keli-me-i şahadetin ikinci kısmında, yani […]

Daha fazla oku
Bütün nefsler ölümü tadacaktır

İnsan ancak kendinden gafil,olduğunda ”zaman”  hakikatini unutuyor. Onun da bir yaratık olduğunu, onun da vadesinin dolacağını unutuyor.. Gecenin karanlığı sizi sarıpta gözleriniz uykuyla kapandığında zamanın geçişini fark ediyor musunuz ? Eğer belirli vakitlerle ilginiz yoksa, zamanın hiç yürümediğini zannedebilirsiniz. Ama o, sizin gafletinizin dışında, siz onun farkında olsanızda, olmasanız da kendi vadesini doldurmak üzere, fakat […]

Daha fazla oku
Bilimin Ardındaki Niyet ve Bilim ve Nesnel Eleştiri

Bilimin Ardındaki Niyet Günümüzde, bilim diye anılan gerçeklik aslında Hıristiyan Batı dünyasında, kilise ile mücadele etmek üzere sahneye çıkartılan, kökeninde dini dışlama niyetini taşıyan bir dizi düşünceler zinciridir. Ne var ki, günümüz insanı çoğunlukla andığımız nitelikteki bilimin temel amacını unutmuş olduğundan, “bilim” tarafından ileri sürülen iddiaların tümüne hakikatmiş gibi bakabilmekte; dahası, dogmatizmle mücadele ettiğini sandığı […]

Daha fazla oku