Varlığın Dinamik Yapısı

İslam düşüncesinde varlık anlayışı statik değil dinamiktir. Allah, evreni her an yeniden yaratır. “’Halk-ı cedid” kavramı, yaratılış âleminin dinamik yapısına atıfta bulunur. Ontolojik olarak Vâcibü’l-vücüd’a muhtaç ve bağımlı olan varlıklar, sadece yaratılışın ilk anında degil, bütün varlık serüvenleri boyunca Mutlak Yaratıcı’ya bağlıdırlar. Aristocu ve Newtoncu geleneğin ima ettiğinin tersine evren bir saat, Yaratıcı da bir […]

Daha fazla oku
Medenilik, Barbarlık, İlkellik

Daliang eyaletinin askerî valisi Lü Jun 847 yılında Li Yanşeng adlı bit kişiyi, Çin’in imparatorluk divanına kabiliyetli bir kişi olarak tavsiye eder ve kendisine üst düzey bir görev verilmesini önerir. Lafzen “Arap İmpa­ratorluğu’nun mensubu” manasına gelen Li Yanşeng adlı Müslüman’ın bu göreve tavsiye edilmesi, diğer adaylar arasında rahatsızlık yaratır ve bir tartışma başlar. Muhalif adaylardan […]

Daha fazla oku
Hakikî Mânada İnkılâpçılık

Bir milletin istiklali demek, sade yabancı otoritesine bağlanmamak demek değildir. İstiklal, kendi varlığımızın temelleri üzerine dayanarak yaşamak demektir. Bizde din taassubu bahane edilerek Batı dünyasının bütün menfaat ve zevk temelleri üzerinde mukaddesleştirdiği asri hurafeler memleketimize bir asırdan beri sistemli bir şekilde sokulmakla, milliyetin kökleri kazandı. Bize ait kaynaklar gözden uzaklaştırıldı. Çocuklarımız bir mukaddesat terbiyesinden mahrum […]

Daha fazla oku
Şahsiyet

Gençliğimizin kaybettiği en kıymetli şey, şahsiyet oldu. Bizim zavallı neslimiz, kendi kendisine düşünebilmek kabiliyetini kaybetti. Hep başkalarının kafasiyle, kendisine aşılanan bunca zehirlerin, emirlerin kumandasiyle düşünebiliyor. Türlü zehirler ona, ihtiraslarını kabartarak, kendini medhedip kendinden geçirerek, birde istikbal İçin menfaatler vaadederek acılandılar. Damarlarını yumuşatan bu morfinler onu, nasıl menfaat sahiplerine teslim ettiler.Böylelikle gençlerimizin ferd olarak iradesi eridi, […]

Daha fazla oku
Gönül Yolculuğu

Kâbe, kalbin, mümin kalbinin sembolüdür. Dindarlığın temel ilkelerinden birinin de onu ziyaret olmasının hikmeti burada gizli Bu yüzdendir ki, İslâm’ın ruhuyla diri kalmış kalemler, hep, gönülle Kâbe arasında bir özdeşlik bağı varsaymışlardır. Kâbe’den putları arındırma ki İslâm tarihi bu aksiyonla somutluk planına çıkar gönle yerleşen inkâr ve şüphe tohumlarını ayıklamanın dıştaki zaferine denk düşmüştür. Kişiden […]

Daha fazla oku
İslâm’ın İnsanlık Mesajı

Sana imânın kapılarını açan rüzgâra sen kapını kapama! Gündoğuşunun hemen ardından gelen, hafif, ipekten yumuşak o esişe gönlünü kaptır. Direniş gösterme; teslim ol. Ruhunun bütün pencerelerini ve pancurlanın aç. Göğsünü, o, gül bahçelerinin kokularıyla arınmış, bezenmiş hayat soluğuyla doldur. Ufukların rüzgârıdır o. Çölleri samur kürkle donatan sesin titreyişi. Ebedî üzüm salkımlarının salınışı. Asmaların, Muhammed bahçesi […]

Daha fazla oku
İnsan ve İç Gözlemi

İç gözlem, içimize çevrilip nefsimizle başbaşa kalmaktır. Bu, her şeyi den evvel bir psikolojik metottur. Lâkin iç gözlem, insanın iç dünyasını araştıran bir ilmin metodu olmakla kalmaz; yaşayan her insanın kendini tanıması ve tanıyarak hareket etmesi, içindeki âlemi dışında da gerçekleştirebilmesi için kullanacağı metot, tutacağı yoldur. İnsan kendi iç gözleminden uzaklaştığı nispette otomat ve taklitçi […]

Daha fazla oku
Kolaya Kaçış

Hastalık derecesine varan ve İslâm Alemi’ni bugünkü acı durumuna saplayan psikolojik tansiyon düşüşünün bir tezahürü de kolaya kaçıştır. Hiçbir meselede konuyu enine boyuna incelemeye yanaşmak istemiyoruz. Yolların en kolayını seçmeye yatkın bir mizacın kurbanı oluyoruz. Hatta giderek bu kolaya kaçış psikolojisi, “yol” olmayan, sadece görünüşte bir çözüm getirir gibi duran bir teklifi de hemen alternatiflerden […]

Daha fazla oku
İnsanın Misyonu

Ne kendini beğenmişlik! Diyorlar ki, ben dünyaya bir misyonla gönderildim. Şu şu işleri başarmak üzere gönderildim. Yaradılışımın, varoluşumun gayesi bu misyonu gerçekleştirmektir. Hiçbir irfan sahibinin ağzından böyle sözler işitemezsiniz. Ama kendini beğenenler sık sık söyler buna benzer şeyleri. Hepiniz bilirsiniz, Dostoyevski’nin bir roman kahramanı var: Rasx kolnikof. 0 da dünyaya düzen vermek için geldiğini sanır. […]

Daha fazla oku
Kadere Teslimiyet

Kadere teslimiyet, kaçınılmaz olan büyük insani ızdıraba dokunaklı bir cevaptır. O, hayatı olduğu gibi idrak etmek ve her şeye sabır ve tahammül etmeğe bilinçli bir şekilde karar vermek demektir. Güçsüzlük ve güvensizlik hislerinin neticesi olarak hâsıl olan teslimiyetin kendisi, yeni bir kuvvet ve yeni emniyet kaynağı olur. Allah’a ve takdirine inanç bize öyle bir emniyet […]

Daha fazla oku