Işığın ve Görmenin Kapitalist -Toplumsal Verisi: Aydınlanma

İnsanın, dış dünya karşısında sergilediği binlerce yıllık varolma mücadelesiyle edindiği deneyim, onun dilinde, tarihinde ve kültüründe, görme duyusuna ilişkin belli soyutlamaların ortaya çıkmasını mümkün kılmıştır. Örneğin: Avrupa’nın “karanlık çağları veya “Ortaçağ karanlığı”, devamıyla Hümanizm ve Rönesans’ı izleyen “Aydınlanma Çağı” gibi tanımlar, insanın (veya tarihin belli bir döneminde, belli bir yörede yaşayan insanın) görme ve ışığa […]

Daha fazla oku
İdeal Olanın Toplumsal Karşılığı

Bireysel insan ruhunun hareket eğiliminin yukarıya doğru olması, toplumsal kolektif tin’in hareket yönünün de, ister istemez yukarıya doğru olmasını içerir. Toplum açısından bu ahlâki (etik) bir talep olmasının yanı sıra, aynı zamanda toplumsal varoluş (ontolojik) biçiminin bir gereği şeklinde de anlaşılabilir. Tıpkı bireyler gibi, toplumların, toplulukların da doğal eğilimi en azından ilke olarak yücelmek, yükselmek […]

Daha fazla oku
Aktarılabilen Veya Aktarılamayan Bilgi

Varlık hakkındaki bilginin mümkün olması, onun öğretilebilir, aktarılabilir olmasını doğrudan doğruya içerir mi? Yani bilmek veya bildiğini sanmak, bir şey bildirmeyi içerir mi? Veya şöyle de sorabiliriz: bilmeyen, bilmediği şeyi, bir bilenden / bildiğini iddia edenden öğrenebilir mi? Bilgi (bu örnekte erdemin bilgisi) mümkündür ve öğretilebilir. Ve öğrenen insan her gün, bir önceki günden daha […]

Daha fazla oku
Oktay Taftalı – Ben Merkezci İnsan “Alıntılar”

Görünen o ki, Protagoras’ın dahi hayal edemeyeceği tarzda bir öznellik, bütün Sokratesçi öğretileri ve ahlâkı aşıp, insanı her şey “bana” göre ve “ben” içindir yargısının meşruiyetine ikna etmiştir. 20. Yüzyıldan 21’e girildiğinde, gerçeklik bütünüyle metalaşmış veya içinde yaşadığımız nesneler dünyası salt meta’ya indirgenmiştir. İnsanın yeryüzünde varolduğu günden beri fiziki ve ruhsal varlığının sürekliliğini temin edebilmek […]

Daha fazla oku
Elâlem

Hanife ÖZYER “Ne derler acaba diye kahrolası bir put vardır. ” İsmet Özel I. Âlemden maksat insandır diyor Mevlana. Âlemden maksat insansa eğer insanın fıtratına ait özellikler de âlem’e yansıyacak, onda tecessüm edecektir. İnsan herkesin bildiği üzere konuşan, düşünen, yorumlayan varlıktır. Düşündüklerini yorumlayarak aktarmak da insana ait bir başka özelliktir. Bireyler düşüncelerini yorumlarken kaynak olarak […]

Daha fazla oku
“Civilisation”/“Medeniyet”ten Önce

“Bu hususları dikkate alarak şu soruyu sormamız gerekmektedir: Biz yaygın olarak “medeniyet” kelimesini kullanıyoruz; bu konuşmanın başlığı da medeniyetin ne olduğu ile alakalı. Acaba “medeniyet” dediğimizde biz, Batı Avrupalıların kullandıgı manayı, yani aristokratların yaşadığı hayat tarzını, tam da mission civilisatrice mucebince “mutlak” mı kabul edeceğiz? Yoksa bunu, bir dönemde yerkürenin bir bölgesinde yaşayan belirli bir […]

Daha fazla oku
Abdurrahman Arslan – Dünyaya Müslümanca Bakmak ”Alıntılar”

Modernist insan rasyonel insandır.Yani kendini akla göre tanımladığından dolayı rasyoneldir.Aslında sorun Batı açısından Batıda kalsaydı, belki çok büyük bir problem olmazdı, kendi problemiydi. Fakat Batılı insan, bu insan modelini, mükemmel bir insan modeli olarak bütün insanlığa yaymaya çalıştı ve bunu evrenselleştirdi. Dolayısıyla da insandan anladığı; kendi insan tanımı kavramı içinde bir insandı. Bunun dışında kalan […]

Daha fazla oku
Tahsin Görgün – Medeniyet Meselesi ”Alıntılar”

Descartes diyor ki, düşünüyorum o halde varım o kadar kesin bir bilgidir ki bu konuda kimse beni şüpheye düşüremez. Tanrı bile bu alanda bana müdahale edemez diyor. Bunu dikkate aldığınızda zaman Descartes’ın, Tanrının bile müdahale edemediği bir bilgi alanı, muhkem bir alan, sadece insana ait bir alan kurduğunu ve sonra bu alanı bir usule bağlı […]

Daha fazla oku
Temel Sorular: Nereden Geldik? Nereye Gidiyoruz? Bizden ne bekleniyor?

Parçası bulunduğumuz modern medeniyetin önemli sorunlarından birisi, istiğna fikri etrafında teşekkül eden düzen ve bu düzenin ortaya çıkardığı sorunlardır. Biz bu fikri, Kant’ın eserlerinde dile gelmiş olmakla birlikte, Kant’a ait bir düşünce olmadığını; Kant’ın, zaten yaygın olan bu düşünceyi, sistematik bir şekilde dile getirdiğini ifade etmiştir. Aynı durumda olan başka temel fikirler de bulunmaktadır. Bunları […]

Daha fazla oku
Mükemmeli Aramak:İmkânsız Koşu

Prof.Dr.Kemal Sayar ‘’Her şeyde her şeyde bir çatlak var / Işık oradan içeri sızar.’’ L. Cohen Sık ve çok gülmek; zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini, şefkatini kazanmak; dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek; güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki “en iyiyi bulabilmek”; sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi […]

Daha fazla oku