Peygamberler Küçük Günah İşler mi ? -8

sifa-i-serif-serhi_1 Peygamberler Küçük Günah İşler mi ? -8Nûh Peygamberin Kıssası

(Peygamberlerin küçük günâh işleyebileceklerini düşünenlerin öne sürdüğü delillerden biri de, Nûh aleyhisselâm ile ilgili aşağıdaki âyet-i kerimedir;

Hz. Nûhun, kâfir olan oğlunun gemiye alınmasını istemesi günah değildir ve oğlunun gemiye alınmasını istemekle o bir kusur da işlememiştir. Çünkü Allah Teâlâ ona. “Aileni ve îmân edenleri gemiye al’’(Hud,40) diye buyurmuştu. Nûh aleyhisselâm da âilesini gemiye alması yönündeki İlâhî emre bakarak oğlunun da gemiye alınmasını niyâz etmiştir; oğlu gemiye alınmayınca da işin kendisine kapalı olan yönünü, yani onun neden gemiye alınmadığını öğrenmek istemiştir. Yoksa O, Cenâbı Hakk ın âilesini kurtaracağına dâir va’dinden kesinlikle şüphe etmemiştir. Bunun üzerine de Allah Teâlâ ona, oğlunun kâfir olmakla çok kötü bir iş yaptığını ve onun, kurtaracağını vadettiği Nuh âîlesine mensup bulunmadığını, kâfirleri suya garkedeceğini, işte bundan dolayı zâlimler hakkında Kendisinden herhangi bir dilekte bulunmaması gerektiğini belirtmiş,(Hud,46) böylece Nuh aleyhisselâm da oğlunun gemiye alınması yönündeki talebi sebebiyle uyarılmış, o da izin verilmeyen bir konuda Rabbinden dilekte bulunduğu için kendi adına korkmuştur.

Tefsir ve hadis âlimi Ebû Bekir en-Nakkâşın naklettiğine göre Nûh aleyhisselâm oğlunun kâfir olduğunu bilmediği için Cenâb-ı Hak’tan oğlunu kurtarmasını istemekle bir günah işlememiştir.

Bazı âlimler, bu âyet hakkında bizim söylediklerimizden başka yorumlar yapmışlardır. Hz. Nûh, izin verilmeyen bir konuda dilekte bulunsa bile, daha önce kendisinin böyle bir dilekte bulunması yasaklanmadığına göre günah işlemiş olmaz.

Karıncaları Yakan Peygamber

Sahîh-i Buhâri ile Sahih i Müslim’de’ şöyle bir hadis bulunmaktadır: Peygamberlerden birini bir karınca ısırdı, o da karıncaların yuvasını yaktı. Bunun üzerine Allah Teâlâ o peygamberi: Seni içlerinden sadece biri (kannea) ısırdığı için Allah’ı tesbih eden bir topluluğu yaktın’ diye uyardı.”

İnceleyin:  Ölümden Önceki Hastalığın Güzelliği

Şerh:Şu âyet-i kerîmede her varlık türünün ayrı bir topluluk olduğu ifade edilmektedir: “Yerde yürüyen her canlı, ha-vada kanat çırpan her kuş sizin gibi birer topluluktur.”(En’am,38)

Ve her canlının Cenab-ı Hakk’ı tesbih ettiği(O’nun her türlü eksiklik,kusur ve ortaktan uzak olduğunu belirttiği)Kur’an-ı Kerim’de şöyle ifade buyurulmuştur:”Yedi gök, yer ve bunların içinde bulunanlar, Allah’ı tesbih ederler. O’nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir varlık yoktur. Fakat siz, onların tesbihlerini iyi anlamazsınız. Şüphesiz O, halimdir çok bağışlayandır.(İsra 44)Karıncaları yakan peygamberin şeriatında karıncayı öldürmenin ve canlıları yakmanın yasak olmadığı anlaşılıyor.Çünkü Allahu Teala ona bir karıncayı öldürdüğü için değil,karınca topluluğunu öldürdüğü için itap etmiştir.Bizim dinimizde ise canlıları yakarak cezalandırmak sadece Allahu Teala’ya nahsus olduğu için(Ebu Davud,Cihad,112,nr.2673,2675)canlıların yakılması yasaktır.(Nevevi,Şerhu Sahihi Müslim,VII,412)

Öte yandan Abdullah ibni Abbâs radıyallahu anhümânın rivayet ettiğine göre Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem “Dört hayvanı öldürmeyi yasaklamıştır: Karıncayı, bal arısını, ibibiği (çavuş kuşunu), ağaçkakanı (göçeğeni).”(Ebu Davud,Edeb 163,164,nr.5267) Peygamber Efendimiz’in öldürmeyi yasakladığı hayvanlar arasında kurbağa da vardır(Ebu Davud,Edeb 163,164,nr.5269) öldürülmesi yasak olan karıncanın Süleymânî denen iri, uzun ayaklı, kırmızı karıncalar olduğu, küçük karıncaların verdiği zarardan kurtulmak mümkün olmadığı zaman onları öldürmenin günah olmadığı belirtilmektedir.(Azimabadi,Avnül ma’bud,XIV,179)

Bu hadîs-i şerifte o peygamberin günah işlediğini gösteren hiçbir ifâde yoktur. Karıncalan yakan peygamberin yaptığı şudur Cenâb-ı Hak bir ağaç altında oturup dinlenmeyi insanlara mübâh kılmışken, karınca o şahsın istirahatına engel olmuş, buna karşılık o peygamber de hem o karıncayı, hem de onun cinsini öldürmekte fayda görmüştür.

Meselenin esası şöyledir: Bir peygamber bir ağacın altına dinlenmek için oturmuştu. Bir karınca onu ısırınca, diğer karıncalar tarafından yine rahatsız edilebileceği endişesiyle eşyalarını topladı ve oradan başka bir yere gitmek zorunda kaldı. Cenâb-ı Hakk ın gönderdiği vahiyde, o peyamberin günah işlediğini bildiren bir ifade yoktur.Aksine Allah Teâlâ onu sıkıntılara sabretmeye ve intikam almamaya teşvik etmiş,nitekim bir ayeti kerimede şöyle buyurmuştur; Bir kötülüğe karşılık verecekseniz, size yapılan kadar karşılık verin. Ama sabrederseniz. elbette bu, sabredenler için daha hayırlıdır (Nahl,126)

İnceleyin:  Resûl-i Ekrem'e İmân ve İtaat Etmenin, Sünnetine Uymanın Farz Oluşu -3

Şerh:Uhud Savaşı’nda Medineli Müslümanlardan (Ensârdan) altmış dört, Mekkeli Müslümanlardan da (Muhâcir- lerden) biri Hz. Hamza olmak üzere altı kişi şehit düş­müş, müşrikler şehitlerin çeşitli organlarını kesmişler­di. Ensâr: “Bir gün biz de onları ele geçirirsek daha fazlasını yapacağız!” dediler. Mekke fethedildiği gün Müs­lümanlardan biri: “Bugün Kureyş’in kökü kazınacak!” dedi; ancak Resûl-i Ekrem: “Dört kişi dışında kimseye dokunmayın!” buyurdu.(Tirmizi. Tefsir 16/2, nr. 3129) ve bu âyet o gün nâzil oldu. (Kandemir. Zavalsız. Şimşek. Ayet ve Hadislerle Açıklamalı Kur’ân-ı Kerîm Meali, Nafıi 16/162. âyetin dipnotu.)

Görünüşe göre o peygamber karıncaları öldürmek suretiyle kendine verilen zararın intikamını almış, diğer karıncaların başkalarına vereceğı muhtemel zararı da ortadan kaldırmıştır. O peygamber böyle davranmakla, bir yasağı çiğnememiş ve bir günah işlememiştir. Nitekim Cenab-ı Hakk ın karıncaları yakan peygambere gönderdiği vahiyde, işlediği günahtan dolayı tövbe ve istiğfar etmesi de istenmemiştir. Her şeyin en doğrusunu yine de Allah bilir.

Kadı İyaz,Şifa-i Şerif Şerhi(Yaşar Kandemir) – cilt:3,sayfa;79-84,123-133,140-168

Muhammed Ali

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir