Modern Dünyadan Çıkış Yolu
Yaşadığımız dünyâ sanallığa doğru büyük bir hızla gidiyor. Yediğimizden içtiğimize, duyduğumuzdan gördüğümüze neyin sahte neyin gerçek olduğunu anlayamıyoruz. Çağdaş dünyânın sihirbazları,sıkı dumanın sihirbazlarına göre gözlerimizi boyamada, aklımızı çelmede çok daha hünerli ve marifetli. Dev alışveriş merkezleri, parlak neon ışıkları, bitmek bilmeyen ihtiyaçlar, cazip elektronik eşyalar, doyumsuz zevkler, krediler, tatil programları, lüks evler, model model arabalar büyülemiş bizi. Fareli köyün kavalcısının flütünün peşinden koşar gibi koşuyoruz bunların peşinden. Modern sihirbazların vehim ve hayâli zorlayan ipleri her yanımızı sarmış. Büyülü ve sahte bir rüyadan uyanmaya hiç, niyetimiz yok. Tılsımlı bir hayatın kapsama alanı içerisindeyiz her an.
Bugün hakikatin asasına acil ihtiyacımız var. Bize, bu görünenlerin sanal bâtıl olduğunu gösterecek, bizi kendimize getirecek, yaldızlı eşyanın makyajını dökecek, taklitten tahkîke yöneltecek, doğru zannettiklerimizi unutturacak, mâsıvâya bağlı iplerimizi yutacak, yeniden îman ettirecek, eşyanın gerçeğiyle tanıştıracak, kısaca Allâh ve O’nun Resulü ile tekrar barıştıracak bir asaya. Ama eğer bu asâ ile buluşamamışsak ve halâ sihirli dünyânın bağlayıcı ipleri bize daha sevimli geliyorsa, işte o zaman şu âyeti -yeniden iniyormuş gibi- tekrar tekrar okuyalım.
De ki: “Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aşiretiniz, kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz bir ticaret ve beğendiğiniz meskenler size Allah’tan, peygamberinden ve O’nun yolunda cihattan daha sevgili ise, artık Allah’ın emri gelinceye kadar bekleyin! Allah, fasık topluluğu doğru yola erdirmez.”
Necmettin Şahinler,İpler Kopmadan