Kur’an-ı Kerim’i Okurken Şeytandan Allah’a Sığınmak Niçin Gerekli Görülmüştür ?

images-21 Kur'an-ı Kerim'i Okurken Şeytandan Allah'a Sığınmak Niçin Gerekli Görülmüştür ?

Şeytanın insana düşman olduğunu biliyoruz. Şeytanlığının bo­yutunu da idrak etmekteyiz. Fakat Kur’an-ı Kerim’i okumaya baş­lamadan önce Hz. Peygamber’in ve dolayısıyla inananların şeytan­dan Allah’a sığınmalarının sebebi ne olabilir? Niçin Allah Teâlâ elçisine, “Kur’an okuyacağın zaman kovulup uzaklaştırılmış şeytan’ dan Allah’a sığın. ” buyurmuştur? Acaba bunun hikmeti nedir? Bu hususların açıklığa kavuşturulması gerektiği kanaatindeyiz.

Öyle inanıyoruz ki, bu soruların cevabı da söz konusu ayetin devamında dolaylı olarak açıklanmıştır. Şöyle ki:

 

‘’Senden önce gönderdiğimiz her resul ve nebi, herhangi bir temennide bulunduğunda şeytan, mutlaka onun ümmiyesine bir şey atmıştır. Fakat Allah, şeytanın attığı şeyi silmiş sonra da ayetlerini sağlamlaştırmıştır. Allah her şeyi bilir, yerli yerince yapar,’’(Hacc,52)

 

Bu ayette, peygamberler de dahil Kelamullah’ı okuyan her kimseye şeytanıın zararının ne olduğu konusuna açikhk getirecek iki kavram yer almıştır, Bunlardan birincisi temenni, İkincisi ise ümmiyye’dîr. Ayetin anlaşılmasında anahtar durumunda olan bu İki kavramın açıklığa kavuşturulması halinde, sanırım şeytanın Kitab’ı okuyana zararı da anlaşılmış olacaktır.

Rağıb el-lsfehanî demiştir ki, temennil bir şeyin nefiste takdir ve tasviridir, Bu da bazen tahmine ve zanna dayalı olarak gerçek­leşir, bazen de aşıla binaen düşünce ve tefekkür sonucu oluşur. Zan ve tahmine dayanan temennilerin birçoğunun yalan olma imkân ve ihtimali fazladır. Bu yüzden, temenninin çoğu, hakikati olmayan şeylerin tasavvurundan ibarettir. ümniyye ise, temenni ettiği şeyden dolayı insanın nefsinde meydana gelen tasavvurun kendisidir.(bknz:İbn Manzur,Lisanul Arab,MNY Mad.)

Rağıb’ın yaptığı bu açıklamaya göre temenni, insanın zihninde bir şeyin takdir ve tasavvurudur. Bu da ya tahmin ve zanna, ya da sağlıklı bir düşünce ve gerçeğe dayanır. Tahmine dayalı takdir ve tasavvurların yanıltıcı olma ihtimalinin büyük olmasına karşın gerçeğe dayalı takdir ve tasavvurlar diğeri gibi her zaman yanıltıcı olmayabilirler.

İnceleyin:  Cilbab Kavramı ve Tesettürdeki Yeri

Ebu Mansur Maturidî ise,\bu ayette geçen ümniyye kelimesinin, aynî zamanda bir metni yüzünden okumak/tilâvet anlamına gel­diğini söylemiş sonra da ümniyye kelimesinin Arap dilinde oku-mak anlamında kullanıldığını delilleriyle birlikte genişçe açıklamıştır. O’na göre, bu ayetteki ümniyye kelimesi Kur’an-ı Kerim’i okumak anlamında kullanılmıştır.

İmam Maturidî’nin bu görüş ve açıklamalarını da değerlendi­ren İbn Manzur, Arapçada istemek anlamına gelen “temenni” fiili­nin, aynı zamanda “Kitab’ı okumak ve yazmak manasına da geldi-ğini söylemiş, sonra da bu ayeti misal olarak göstermiş, devamın­da da demiştir kİ, Rasul ya da nebi kendisine indirilen Kitab’ı oku­duğu zaman şeytan, onun okuduklarına Kitap’ta olmayan uydurma, şeyleri katmıştır.”(İbn Manzur,age,MNY Mad.)

Yapılan bu açıklamalara dayanarak ayette geçen temenni keli­mesine Kur an-ı Kerim’i tilavet etme”, ümniyyeye de”Okunan Kur an anlamını vermek, ayetin siyak ve sibakıına da uygun düşer. Çünkü, söz konusu ayeti takip eden diğer iki ayet de bu manayı doğrulamaktadır:

 

“Allah, şeytanın attığını kalplerinde hastalık olanlar ve katı kalp­li kimseler için bir fitne olsun diye yaptı. Zalimler uzak bir ayrılık içindedirler’’(Hacc,53)

“Bir de kendilerine ilim verilenler O’nun Rabb’inden gelmiş bir gerçek olduğunu bilsin ve ona öyle inansınlar ve bu yüzden kalpleri huzur ve doyuma ulaşsın; böylece itaate devam etsinler… ‘’(Hacc,54)

 

Burada 53 ve 54. ayetleri 52. ayetteki emrin illetini açıklayan tefsir olarak kabul etmek zorunda olduğumuzu gözönünde bu­lundurarak ayeti şöyle anlamamız gerekir; Şeytan, her rasul ve nebi Kitab’ı kendi başına okuduğu veya kavmine tebliğ ettiği za­man, onların okuduğu ayetlere, Kitap’ta olmayan ya da Kitab’a ters düşen bir kısım yanlış sözler atar veya okunanın doğru olarak anlaşılmasını engelleyecek mahiyette bazı vesveselerde bulunur. Ya Muhammedi Şeytan bu taşkınlığı sana da yapabilir. O nedenle “Ey Nebi! Kuran okuyacağın zaman, kovulup uzaklaştırılmış şey­tandan Allah’a sığın! Çünkü onun inanan ve Rabb’ine dayanan mü’minlere etki etme güçü yoktur” İşte bu yüzden Allah Teâlâ, şeytana karşı Hz. Peygamberi böyle bir tedbir ile uyarmıştır.

İnceleyin:  Akıl ve Mantık-Dışı Bir Geleneğe Karşı Hakkını Savunan Mağdur Bir Kadının Örnek Mücadelesi

Zamahşerî’ye göre Kur’an okuyana şeytanın zararı ona vesvese vermek,onu yanıltmak,ayetin manasını bozacak şekilde yanlış okutturmak veya okuduğuna,Allahın vahyetmediği sözleri karıştırmak suretiyle olabilir.(Zemahşari,Keşşaf,3.cild,19)

 

,Beş Surenin Tefsiri

Muhammed Ali

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir