İnsan başında hardal küçüklüğündeki yere bakıyoruz

  Bismillahirrahmanirrahim   Yirmi Yedinci Pencere   اَللهُ خَالِقُ كُلِّ شَىْءٍ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَىْءٍ وَكِيلٌ 1   Kâinatta, esbab ve müsebbebat görünen eşyaya bakıyoruz ve görüyoruz ki, en âlâ bir sebep, en âdi bir müsebbebe kuvveti yetmiyor. Demek esbab bir perdedir; müsebbepleri yapan başkadır. Meselâ, hadsiz masnuattan, yalnız cüz’î bir misal olarak, insan başı […]

Daha fazla oku
Muhabbet ve aşk, bir Mahbûb-u Ezelîyi gösterir

  Bismillahirrahmanirrahim   Yirmi Altıncı Pencere HAŞİYE   Şu kâinatın mevcudatı yüzünde tazelenen ve gelip geçen cemâller ve hüsünler, bir cemâl-i sermedî cilvelerinin bir nevi gölgeleri olduğunu gösterir. Evet, ırmağın yüzündeki kabarcıkların parlayıp gitmesinden sonra arkadan gelenlerin gidenler gibi parlamaları, daimî bir şemsin şualarının âyineleri olduklarını gösterdikleri gibi, seyyal zaman ırmağında, seyyar mevcudatın üstünde parlayan […]

Daha fazla oku
Umumunda görünen kesret vahdeti istilzam eder

  Bismillahirrahmanirrahim   Yirmi Beşinci Pencere   Nasıl ki, madrup, elbette dâribe delâlet eder. San’atlı bir eser, san’atkârı icab eder. Veled, vâlidi iktiza eder. Tahtiyet, fevkiyeti istilzam eder, ve hâkezâ… Bütün umur-i izafiye tabir ettikleri, birbirisiz olmayan evsâf-ı nisbiye misillü, şu kâinatın cüz’iyatında ve heyet-i umumiyesinde görünen imkân dahi, vücubu gösterir. Ve bütün onlarda görünen […]

Daha fazla oku
Tabiat ve tesadüf için şunu de hakikate yanaş

  Bismillahirrahmanirrahim   Yirmi Dördüncü Pencere   لاَۤ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ كُلُّ شَىْءٍ هَالِكٌ اِلاَّ وَجْهَهُ لَهُ الْحُكْمُ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ 1   Gayet kuvvetli bir hüccet-i vahdâniyettir. اَلَّذِى خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيٰوةَ delâletince, mevt adem, idam, fenâ, hiçlik, fâilsiz bir inkıraz değil; belki bir Fâil-i Hakîm tarafından, hizmetten terhis ve tahvil-i mekân ve tebdil-i beden ve vazifeden paydos ve […]

Daha fazla oku
Hayat, kudret-i Rabbâniye mu’cizâtının en güzelidir

Bismillahirrahmanirrahim   Yirmi Üçüncü Pencere   اَلَّذِى خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيٰوةَ (“Ölümü de, hayatı da yaratan Odur.” Mülk Sûresi, 67:2.)   Hayat, kudret-i Rabbâniye mu’cizâtının en nuranîsidir, en güzelidir. Ve vahdâniyet burhanlarının en kuvvetlisi ve en parlağıdır. Ve tecelliyât-ı Samedâniye âyinelerinin en câmii ve en berrakıdır. Evet, hayat, tek başıyla, bir Hayy-ı Kayyûmu bütün esmâ ve […]

Daha fazla oku
Küre-i arz bir kafadır ki, yüz bin ağzı vardır

Bismillahirrahmanirrahim   Yirmi İkinci Pencere   اَلَمْ نَجْعَلِ اْلاَرْضَ مِهَادًا – والْجِبَالَ اَوْتَادًا – وَخَلَقْنَاكُمْ اَزْوَاجًا 1   فَانْظُرْ اِلٰۤى اٰثَارِ رَحْمَتِ اللهِ كَيْفَ يُحْيِى اْلاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا 2   Küre-i arz bir kafadır ki, yüz bin ağzı vardır. Her bir ağzında yüz bin lisanı vardır. Her lisanında yüz bin burhanı var ki, herbiri çok […]

Daha fazla oku
Güneş, Allah’ın varlığına ve birliğine delildir

Bismillahirrahmanirrahim Yirmi Birinci Pencere وَالشَّمْسُ تَجْرِى لِمُسْتَقَرٍّ لَهَا ذٰلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ (“Güneş de kendisine tayin edilmiş bir yere doğru akıp gider. Bu, kudreti herşeye galip olan ve ilmi herşeyi kuşatan Allah’ın takdiridir.” Yâsin Sûresi, 36:38.) Şu kâinatın lâmbası olan güneş, Kâinat Sâniinin vücuduna ve vahdâniyetine güneş gibi parlak ve nuranî bir penceredir. Evet, manzume-i şemsiye […]

Daha fazla oku
Yedi gök, yer ve içindekiler O’nu tesbih eder

Bismillahirrahmanirrahim   On Dokuzuncu Pencere   تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَاْلاَرْضُ وَمَنْ فِيهِنَّ وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ (“Yedi gök ve yer ve onların içindekiler Onu tesbih eder. Hiçbir şey yoktur ki, Onu hamd ile tesbih etmesin.” İsrâ Sûresi, 17:44.)   sırrınca, Sâni-i Zülcelâl, semâvâtın ecrâmına o kadar hikmetler, mânâlar takmış ki, güya celâl […]

Daha fazla oku
Fiiller mükemmel olan bir fâili gösteriyor

Bismillahirrahmanirrahim   On Sekizinci Pencere   اَوَلَمْ يَنْظُرُوا فِى مَلَكُوتِ السَّمٰوَاتِ وَاْلاَرْضِ  (“Onlar, göklerin ve yerin iç yüzüne (özüne) bakmadılar mı?” A’râf Sûresi, 7:185.)   Yirmi İkinci Sözde izah edilen şu temsile bak ki: Nasıl mükemmel, muntazam, san’atlı, saray gibi bir eser, bilbedâhe, muntazam bir fiile delâlet eder. Yani, bir bina, bir dülgerliğe delâlet eder. […]

Daha fazla oku
Senin tesadüfün tabiat arkadaşın nerede?

Bismillahirrahmanirrahim   On Yedinci Pencere   اِنَّ فِى السَّمٰوَاتِ وَاْلاَرْضِ َلاٰيَاتٍ لِلْمُؤْمِنِينَ  (“Muhakkak ki, göklerde ve yerde, iman edenler için deliller vardır.” Câsiye Sûresi, 45:3.)   Zeminin yüzünü yaz zamanında temâşâ edip görüyoruz ki: İcad-ı eşyada müşevveşiyeti iktiza eden ve intizamsızlığa sebep olan nihayetsiz sehâvet ve bir cûd-u mutlak, gayet derecede bir insicam ve intizam […]

Daha fazla oku