Hadîsi Sosyal Bir Kuram Çerçevesinde İzah Etmek

  “İmamlar Kureyş’tendir”. Bu hadîs günümüzde çokça tartışılan, eleştirel zihniyete örnek olarak gösterilen ve uydurma olduğu iddia edilen bir hadîstir. Zira İslam’ın eşitlikçi temel siyasi ilkelerine aykırıdır. Bu açıdan tenkidi moda olmuştur da diyebiliriz. Ama İbn Haldun, bu hadîsi sosyolojik bir bağlamda ele almış, sosyolo­jiyi kullanmanın hadîsleri anlamada ne kadar önemli oldu­ğunu da bize göstermiştir. […]

Daha fazla oku
İsrailiyat Meselesi Hakkında

İsrailiyat denilen hususlardır ki, müslüman olmuş yahudî âlimlerinin bazı âyât ve ehadîs-i şerifleri şerh ve tefsir ve izah makamında -ilmin esaslarına ve âyet ve hadîslerin asıl mâna ve muradlarına uygun olmayan eski mâlûmatları ile- ortaya attıkları, fakat çoğu zaman hurafe-varî olan sözleri mes’elesidir. Evet, İsrailiyat hikâyelerinin kaynak olarak menşei, tâ Resul-i Ekrem’in hayatında müslüman olan […]

Daha fazla oku
Hadislere Nasıl Bakmalıyız?

  Müslüman, Peygamber’inin sözlerine saygılı insandır. Çünkü hadîs-i şerifler Resûlullah’ın nefesini aramızda hep yaşatan ve yolumuzu aydınlatan birer ışıktır. “Sünnet olmasaydı, hiçbirimiz Kur’an’ı anlayamazdık” diyen İmâm-ı âzam Ebû Hanîfe hazretlerinin belirttiği gibi hadis ve sünnet bizim için her şeydir. Hadislere, rasgele bir insanın sözüymüş gibi bakmak, onun mânasını anlamayınca, “Canım bu devirde böyle şey olur mu?” gibisinden […]

Daha fazla oku
Resulullah’ın Edeb Ve Davranışları

Rasulullah’ın Sag Elini Temizliğe, Sol Elini De Pisliği Gidermeye Ayırdığı 784) Hz. Aişe şöyle demiştir: “Peygamber’in (s.a.v.) sağ eli temizlik ve yemek yemek içindi. Sol eli de, tuvalet ve oradaki pislikler içindi.”[1] Rasulullahın Aksırma Esnasında Yaptığı Hareket   785) Ebu Hureyre şöyle dedi:  “Rasulullah (s.a.v.) aksırdığı zaman sesini alçaltır, aksırığı elbise­sinin bir tarafıyla karşılar ve […]

Daha fazla oku
Hadis-i Şerif Hafızlığı

  “… Şüphesiz ki Allah (azze ve celle) Kur’ân’ı[1] ve bilgiyi ezberleme kudretini yalnızca bizim ümmetimize vermiştir. Bizden öncekiler kitaplarını yazılı sayfalardan okuyorlar, ama ezberleyemiyorlardı. Bu yüzden Uzeyr (aleyhisselam) gelip Tevrat’ı ezberinden okuyunca (onu gözlerinde büyütüp): “Bu, Allah’ın oğludur!” dediler. Aramızdan yedi yaşında bir çocuğun Kur’ân’ı ezbere okuyor olması gibi bir lütfü bize bahşeden Rabbimize […]

Daha fazla oku
Hadîs-i şerîfler nasıl yazılı hâle getirildi?

“BENDEN İŞİTTİKLERİNİZİ YAZINIZ!” Hadîslerin yazıya dökülmesi, Hazret-i Peygamber’in bu emri üzerine olmuştur. Zamanımızda “Kur’an’a bir sözümüz yok; ama hadîsleri kabul etmeyiz. Çünki Hazret-i Peygamber’den çok sonra yazılmıştır” diyenler işitiliyor. Halbuki bunlar da âyetlerle aynı devirde yazılmaya başlanmıştır. Kur’an-ı kerîm âyetleri nâzil oldukça, vahy kâtipleri bunları Hazret-i Peygamber’in emriyle kâğıt, kumaş, hurma dalı, kemik gibi ne […]

Daha fazla oku
Hadisleri inkar edenlerin Tuzağı

Hadis inkarcıları, el-Hatib el-Bağdâdî’nin eserine aldığı Ebu Hureyre ve Ebu Said El-Hudri’ye aid aşağıdaki rivayetleri sürekli gündeme getirerek Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimizin güya Hadis-i Şerif’leri yasakladığını ve bu nedenle hadislerin dinde delil olamayacağını iddia ediyorlar. Inkarcıların delil getirdikleri sözkonusu iki Hadis şöyledir: “Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve yazdığınız şey nedir? […]

Daha fazla oku
Hadisleri İnkar Etmek

“EI-Muhit” adlı kitapta yazıldığına göre, Şeriatta mütevater hadisleri inkâr eden kişi kâfirdir. Meselâ; ipek giyinmenin erkeklere haram olması gibi. Yine bir kimse vitir namazının esasını inkâr ederse, yahut kuşluk namazının esasını inkâr ederse yine kâfir olur. Burada Şeriat kaydını koymasının sebebi, şeriatla ilgili olmayan te­vatür derecesindeki haberleri inkâr edenin kâfir olmayacağına bina­endir. Mesela; Hâtem-i Tâî’nin […]

Daha fazla oku
Resulullah’ın (a.s) Sünneti Hakkında

BİRİNCİ MESELE: Sünnetin mânâsı: Sünnet kelimesi bir ıstılah olarak çeşitli an­lamlarda kullanılır: Sünnetin birinci mânâsı: Sadece Hz. Peygaraber’den nakle-dilegelen, bizzat Kur’ân tarafından ele alınmayan, aksine Hz. Pey­gamber tarafından beyan edilen şeylerdir. Bunların Kur’-ân’m genel olarak getirdiği esasların beyanı mahiyetinde olup ol­maması arasında fark yoktur.[1] Sünnetin ikinci mânâsı: “Bid’at” m karşıtı anlamındadır. Meselâ bir kimse Hz. […]

Daha fazla oku
Sünnet

Zikredilen bu şekil üzere [1]Kur’ân’da her şeyin açıklaması bu­lunmaktadır. Gerçek anlamda onlara vâkıf olan, şeriatın tamamını ihata etmiş olur [2]ve hiçbir konuda sıkıntıya düşmez. Buna aşağı­daki hususlar delâlet eder: 1. İlgili Kur’ân nassları: “Bugün size dininizi tamamladım.. [3] “Sana da insanlara gönderileni açıklayasın diye Kur’ân’ı indir­dik [4]”Kitapta [5] hiçbirşeyi eksik bırakmadık [6]Doğrusu bu Kur’ân Kur’ân, […]

Daha fazla oku