Sünnete Yöneltilen İtirazlar

İslam tarihi içinde sünneti kaynak olarak kabul etmeyip inkar eden herhangi bir mezhep mevcut olmamıştır. Sünnetin şer’î delillerden olduğu herkes tarafından kabul edilmiştir. Ancak sünneti prensip olarak kabul etmekle beraber, onun yazılı belgeleri demek olan hadislere yer yer itiraz eden kişi ve gruplara rastlanagelmiştir. Bu itirazlara gerekçe olarak da Kur’an-ı Kerîm’in ön plana çıkarıldığı görülmektedir. […]

Daha fazla oku
Ebu Hureyre(r.a) Yapılan Eleştirilere Cevaplar

Soru Detayı – Ebu Hureyre’nin rivayet ettiği hadislere yapılan eleştirilere nasıl cevap vermek gerekir? Cevap Değerli kardeşimiz, Ebu Hureyre (r.a.) Ebu Hureyre, çok hadis rivâyet eden meşhur sahâbîdir. Adı, Abdurrahman b. Sahr; künyesi, Ebû Hureyre ‘dir. Câhiliye döneminde ismi Abdüşşems idi. Hz. Peygamber (s.a.s) onu, Abdurrahman (bazı rivâyetlere göre Abdullah, hattâ başka isimler de ileri […]

Daha fazla oku
Sünnetle İlgili Bazı Meseleler

1. Sünnetin Kaynağı Kur’an-ı Kerîm, hem lafzı hem de manasıyla vahiy olduğu için ona vahy-i metlüv (okunan vahiy) denilmektedir. Sünnet ise, vahyin bir çeşit meal ve mefhumu olduğundan dolaylı vahiydir. Fakat lafız olarak vahiy niteliğine sahip değildir. Bu sebeple de ona vahy-i gayr-i metlüv denilmektedir. Hz. Peygamber, vahiy, üstün beşerî akıl ve nebevî akıl ya […]

Daha fazla oku
(Beyanın) Hükümlerin Açıklanma Biçimleri

 Ebû Bekir el-Cassâs Hanefî fıkıh usûlünün (hukuk metodolojisinin) günümüze ulaşan ilk eseri Kadı Ebû Bekir Ahmed b. Ali er-Râzî el-Cassâs’ın (ö. 370/980) el-Fusûl fi’l-usûl adlı eseridir. Genel olarak fıkıh usûlü tarihine bakıldığında da bu alanda Şâfiî’den (ö. 204/820) sonra yazılan ilk kapsamlı eser budur. Cassâs bu eserini Kur’ân’daki hükümleri incelediği Ahkâmü’l-Kur’ân adlı eserine giriş olarak […]

Daha fazla oku
Ka’bu’l-Ahbar Ve İsrailiyat∗

Telif: Muhammed Zâhid el-Kevserî Çev.: Osman Güner** İsrailiyat konusu, öteden beri hadis ilmiyle uğraşanların en temel tartışma konularından biri olmuştur. Yahudi ve Hıristiyanların dinî kaynaklarından aktarılan “efsane,kıssa, olay veya bilgi” anlamında kullanılan İsrailiyat’ın, İslamî literatüre kimler tarafından ve nasıl sokulduğu konusu dün olduğu gibi bu gün de gündemi hala meşgul etmektedir. Özellikle henüz sahabenin hayatta […]

Daha fazla oku
Bir mü’min ‘inanması zor gelen’ bir rivayetle karşılaşırsa ne yapmalı?

1 Sürekli bu tarz konular hakkında yazmamdan bıktınız belki. Fakat ne çare? Tekrar tekrar karşıma çıkıyor. Ben de çenesini tutamaz bir adamım. İster istemez haklarında karalamak zorunda kalıyorum. Bu defa yazımın girizgâhını oluşturacak soruyu müdakkik abim Hamdi Akyol sordu. Facebook’ta yaptığı bir fotoğraf (sol köşede gördüğünüz) paylaşımının üstünde şunlar yazıyordu: “Fotoğraftaki rivayet Ebu Davud’dan. 1617 […]

Daha fazla oku
Medeniyetin Oluşumunda Sünnetin Yeri

  Medeniyetin oluşumunda Sünnetin yeri konusuna medeniyet ve Sünnet, kavramlarını tanımlayarak açıklık getirmenin isabetli olacağını düşünmekteyim. Medeniyet Medeniyet kavramının birçok farklı tanımı yapılmış­tır. Bu tanımlardan bazıları kültürü de medeniyet kavramı içinde ele alır. Ancak kültür, bir milletin yaşamasını ko­laylaştıracak olan bilgi birikimi; medeniyet de bu kültürün maddî alanda ortaya çıkışıdır. Yani medeniyet, bir anlam­da maddî […]

Daha fazla oku
Hz. Peygambere îttiba ve Sünnete Uymak

    Hz. Peygamberle ittiba ve Sünnetle uymak konusuna giriş niteliğinde öncelikle kısa bir durum tespiti yapmak uygun ve faydalı olacaktır. Tarihen sabittir ki Hz. Peygamberin, peygamber ola­rak gönderildiği zaman diliminde -bugün bile dünyanın diğer birçok yöresinde olduğu gibi- Mekke toplumunda da putlar hâkimiyeti, gönüller fesâdı, bireysel ve toplumsal anlamda derin bir sosyal çöküntü ve […]

Daha fazla oku
Hadislerin Doğru Anlaşılmasında ve Yorumlanmasında Takip Edilecek Yöntem

“Usulsüzlük, vusülsüzlüktür. Durum Tespiti Hadis-i şerifler, kâideten Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme ait İslâm yorumunun Arapça bilgi ve belgeleridir. Bu durum onun Allah elçisi olmasından kay­naklanmaktadır. Bu sebeple de İlâhî denetim altında or­taya konulmuş açıklamalardan oluşmaktadır. Çünkü Hz. Peygamber, tüm peygamberler gibi İlâhî irâdenin temsil­cisidir. Ne var ki Efendimizin temsilciliği evrenseldir ve kıyâmete kadar […]

Daha fazla oku
Denize Dal Desen Dalarız

Kur’ân-ı Kerîm’in birçok ayetinde Allah’a ve Rasûlü’ne itaat etmemiz emredilmektedir. Allah ile birlikte Rasûlü’ne itaat etmek, mü’minlerin en başta gelen görevidir. Ayet-i kerîmeler, Cenâb-ı Hakk’ın merhametini kazanmak ve doğru yolu bulmak için Rasûlullah Efendimize itaat etmek zorunda olduğumuzu bildirmektedir (Âl-i İmrân 3/ 132; Nûr 24/54). Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edip boyun eğmeyi emreden ayet-i kerîmelerden […]

Daha fazla oku