İslam Tarih
Müminlerin Emiri Muaviye (radıyallahu anh)’ a Yöneltilen...17 Aralık 2024
Muhammed Ali
16:06 - 21 Aralık 2017
Kâinatta görünen hüsn-ü san’at dahi risalet-i Ahmediyeye (A.S.M.) delalet ve şehadet eden kat’î bir delildir. Zira, şu zînetli masnuatın cemali, hüsn-ü san’at ve zîneti izhar eder. San’at ve suretin güzelliği, Sâni’de güzelleştirmek ve zînetlendirmek isteği mevcud olduğuna delalet eder. Güzelleştirmek ve zînetlendirmek sıfatları, Sâni’in san’atına olan muhabbetine delalet eder. Bu muhabbet ise, masnuatın en ekmeli […]
Muhammed Ali
00:13 - 13 Aralık 2017
0 Yorumlar
Bürhan-ı limmî, müessirin esere delâleti, bürhan-ı innî ise eserin müessire delâletidir. Bu ince mânâyı bazı misâllerle fehme yakınlaştırmaya çalışacağız. Meselâ, hattatlık san’atında fevkalâde maharet kesbetmiş bir zat, “her cemâl ve kemâl sahibi kendi cemâl ve kemâlini görmek ve göstermek istemesi” sırrınca, bir Kur’ân-ı Kerîm yazarak bu hattatlık kemâlini onda tezahür ettirecek ve müştâk seyircilerine temâşa ettirecektir. Bu zat, bunun zıddıyla muamele […]
Muhammed Ali
22:25 - 20 Ekim 2017
0 Yorumlar
Hikâyede bir yaver-i ekremden bahsedilmiş ve denilmiş ki: “Kör olmayan herkes onun nişanlarını görmekle anlar ki o zat, padişahın emriyle hareket eder ve onun has bendesidir.” İşte o yaver-i ekrem, Resul-i Ekrem’dir (asm). Evet, şöyle müzeyyen bir kâinatın, öyle mukaddes bir Sâni’ine böyle bir Resul-i Ekrem, ışık şemse lüzumu derecesinde elzemdir. Çünkü nasıl güneş, ziya […]
Muhammed Ali
21:57 - 20 Ekim 2017
0 Yorumlar
Sual: Îcaz ile i’caz sıfatlarını hâvi Kur’an-ı Azîmüşşan’da بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ ve فَبِاَىِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا…الخ ve وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ…الخ gibi pek çok âyetler tekerrür etmektedir. Halbuki bu tekrarlar belâgata münafîdir, usanç veriyor? Cevap: Ey arkadaş! Her parlayan şey, yakıcı ateş değildir. Evet, tekrar ve tekerrür bazen usanç veriyor fakat umumî değildir. Her yere, her kelâma ve her […]
Muhammed Ali
21:29 - 20 Ekim 2017
0 Yorumlar
Yirmi Dokuzuncu Söz اَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجٖيمِ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ تَنَزَّلُ الْمَلٰٓئِكَةُ وَالرُّوحُ فٖيهَا بِاِذْنِ رَبِّهِمْ ۞ قُلِ الرُّوحُ مِنْ اَمْرِ رَبّٖى Şu makam, iki maksad-ı esas ile bir mukaddimeden ibarettir. Mukaddime Melaike ve ruhaniyatın vücudu, insan ve hayvanların vücudu kadar kat’îdir, denilebilir. Evet, On Beşinci Söz’ün Birinci Basamak’ında beyan edildiği gibi: […]
Muhammed Ali
16:41 - 17 Temmuz 2017
0 Yorumlar
KAADİ ADUDÜ’D-DİN EL-İCi; (*) Abdurrahman b. Ahmed b. Abdu’l-Gaffar, büyük bir âlimdir.(700) Tarihinde Şiraz nahiyelerinden “îc” de doğmuş, (756) da vefât etmiştir. Hazret-i Sıddık’ın neslinden olduğu rivayet edilmiştir. Rahmetullahi aleyh. İlmi Mevkiî: Şafiî fukahasından olan Adudud-din> naklî ve aklî ilimlerde büyük bir üstaz idi. Tefsire, Kelâma, Fıkha, Edebiyata dair yazmış olduğu eserleri kendisinin mütefekkir, pek […]
Muhammed Ali
16:27 - 17 Temmuz 2017
0 Yorumlar
NEBİ VE RESÛL KELİMELERİNİN MÂNALARI VE ARALARINDAKİ FARKA DAİR İNCELEMELER Nebî, haber mânâsına «nebe» kökünden alınmış olursa ya ism-i fâil mânâsınadır ki, peygamber olduğunu haber verici demek olur. Ta ki, peygamberliği kabul edilerek hakkında vâcip olan saygı yerine getirilsin. Resûllüğü de varsa Allah tarafından halka Allah’ın hükümlerini haber veren zat demek olur. Veya ism-i mef’ûl […]
Muhammed Ali
14:21 - 6 Temmuz 2017
0 Yorumlar
Yetmiş İkinci Fasıl Bil ki, söz arasında beliren bu fasıllarının faydası çoktur. Fakat burulan çok az kimse yararlanır. İlmi ve aklıyla gurur duyan kimse çoğu kez bundan ne etkilenir ne de yararlanır. Bunlar arızî olarak belirtilince bana yakışan şey belirtildiği ölçüde özetlemek ve şunu söylemektir: Belli olmuştur ki, “Âlem zaman itibarıyla kadîmdir.” diyen kimsenin sözü […]
Muhammed Ali
14:18 - 6 Temmuz 2017
0 Yorumlar
Elli Dördüncü Fasıl İç dünyandan melekût âlemine küçük bir pencere açılırsa bu sırada karşılaştığın her şeyi apaçık hâliyle görür ve hikâyesini dinlemeye ihtiyaç duymazsın. Belki de şimdi ezeliyyetin mânâsını ve melekûta yolculuğun nasıl olduğunu bilmek isteyeceksin. Zâhirde bu, imkânsız gibidir. Bilmen gerekir ki, ezeliyyetin mânâsını geçmiş bir şey olarak zanneden kimse Fahiş bir hata işlemiş […]
Muhammed Ali
14:09 - 6 Temmuz 2017
0 Yorumlar
Elli Birinci Fasıl “Âlem, zaman itibarıyla kadîmdir” diyenin sözü altı boş bir hevestir. Çünkü o kimseye “Âlemle neyi kastediyorsun?” diye sorulsa “Gökler ve temel unsurlar gibi cisimlerin tamamını kastediyorum.” diyecek veya “Allahtan başka her şeyi kastediyorum.” diyecektir. Bu son cevaba göre akılların, nefislerin ve cisimlerin hepsi âleme dâhil olacaktır. Şâyet “Âlem sözcüğü ile cisim olan […]
0 Yorumlar