Allah’ın Aşkınlığı (Esasü’t-Takdis) – Fahreddin er-Razi

Ünlü kelam ve tefsir alimi Fahreddin er-Râzî bu kitabında, Müşebbihe olarak anılan antropomorfist ya da insan biçimci kelâm akımını, Allahü Teâlâ’yı niteleyen ayet ve hadisleri lafzi manalarıyla anlayarak bütünlük ve derinlikten uzaklaşmakla eleştiriyor, tevilin gerekliliğini savunuyor. Râzî’ye göre yapılacak iş, Allah’ın Aşkın (el-‘Alî, Müte‘âl) Varlık olduğu ilkesinden kalkarak ilgili nassların anlamını her türlü antropomorfist çağrışımdan […]

Daha fazla oku
Haberî sıfatlar ve itikadımız

Özellikle gençler arasında hayli yoğun bir şekilde tartışılan meselelerden biri haberi sıfatlar. Kısaca, “Kuran ve Sünnet’te Allah Teala’nın müteşabih sıfatları cümlesinden olduğu haber verilen hususlar” olarak tarif edebileceğimiz bu sıfatlar hakkında ne düşünmeli, onlara nasıl inanmalıyız? Allah Teala’nın eli, yüzü, gözü, inmesi, gelmesi… gibi nitelemeleri okuduğumuzda/dinlediğimizde aklımıza ne gelmeli? Anlaşılan o ki, bir kesim, bu […]

Daha fazla oku
Hayri Kırbaşoğlu’nun “Hz.İsa’yı Gökten İndiren Hadislerin Tenkidi” Başlıklı Makalesine Reddiye

İhsan Şenocak Hocaefendi | İnkişâf-4 Kur’an’a tarihselci zaviyeden bakan modernist müslümanlar bu gün geldikleri nokta itibariyle ameli hükümlerin yanı sıra itikadi meselelerin arka planında da tarihi motifler aramaktadırlar. Zihinlere nakşedilmeye çalışılan İslam, “buhar gibi yerden göğe yükselen, sonrada yağmur olarak geri dönen” dinin adıdır. Tarihselci anlayış, İslam medeniyetini var eden değerlerin yekununa bu bakış açısını […]

Daha fazla oku
Ebubekir Sifil Hoca’dan Abdülaziz Bayındır’a… “Mâide Sûresi/117 ve Nüzûl-i İsa(a.s.) Üzerine”

(Uzun ama önemli bir makaledir, okuduğunuza değecektir inşaAllah.) İnternette tesadüf ettiğim bir videoda Abdülaziz Bayındır Nüzûl-i İsa(a.s.) meselesi hakkında konuşuyor. Sadece belli bir kesitinin verildiği anlaşılan konuşmasına Bayındır, “İsa aleyhisselam tekrar inecek diye bir inanç vardır biliyorsunuz” diye başlıyor ve şöyle devam ediyor: “(…) Ebubekir Sifil bir yazı yazmış, nüzul-i İsa diye. Bunu bir söyleşi […]

Daha fazla oku
Kuran-ı Kerim’i Nasıl Anlamalıyız ? 2.Bölüm

  Kur’an’ı Kerim’i anlamada bir problem olarak “modern zihniyet” Buraya kadar önce Kur’ân-ı Kerim′i anlamanın yolu yordamı konusunda bir ufuk olarak Ashab’a işaret ettik ve Ashab’ın Kur’ân-ı Kerim′i, Peygamber’e ittiba ile Peygamber’i takiple anladığını, yani hoca talebe ilişkisinde olduğu gibi Kur’an-ı Kerim’i Peygamber’in dizinin dibine oturup ondan aldıkları çok yönlü eğitimle anladıklarını konuştuk. Daha sonra […]

Daha fazla oku
Kur’an-ı Kerim’i Nasıl Anlamalıyız? 1.Bölüm

– 1.bölüm – Soru: Hocam, Kur’ân-ı Kerim’i nasıl okumalı ve nasıl anlamalıyız? Birilerinin bize okuyup anlatması mı yoksa doğrudan bizim okuyup anlamamız mı daha doğru bir yol? Bismillahirrahmanirrahim Elhamdülillahirabbi’l-alemînve’s-salâtüve’s-selâmüalâmuhammedin ve alââlihî ve sahbihîecmaîn… Aslında iki ayrı başlıkla iki ayrı oturumda ele alınması gereken iki ayrı konu. Ama biz meselenin Kur’ân-ı Kerim′i okuma boyutuyla değil de […]

Daha fazla oku
İsrânın Mâhiyeti,Mi’râc’ın Ruhla mı, Bedenle mi Olduğu?

Sahabe ve tabiîn ile diğer İslâm âlimleri, İsrâ olayının sadece rûh ile mi, yoksa hem ruh hem beden ile mi meydana geldiği konusunda ihtilâf etmiş ve bu hususta üç farklı görüş ortaya koymuşlardır. Mi’râc Uykuda mı Oldu? Birinci Görüş: Bazıları; peygamberlerin rüyâsının bir gerçek ve bir vahiy olduğunu kabul etmekle beraber, Mi’râc’ın sadece rûh ile […]

Daha fazla oku
Kur’ân’ın en mühim bir dersi iman-ı bil’âhirettir

Bismillahirrahmanirrahim   Zeylin Beşinci Parçası   Evet, nass-ı hadisle, nev-i beşerin en mümtaz şahsiyetleri olan yüz yirmi dört bin enbiyanın icmâ ve tevatürle, kısmen şuhuda ve kısmen hakkalyakîne istinaden, müttefikan âhiretin vücudundan ve insanların oraya sevk edileceğinden ve bu kâinat Hâlıkının kat’î vaad ettiği âhireti getireceğinden haber verdikleri gibi;   onların verdikleri haberi keşif ve […]

Daha fazla oku
Haşirde herkesin a’mâli yazılı neşrediliyor

Bismillahirrahmanirrahim   Hem kâh oluyor ki, ef’âl-i uhreviyesini öyle bir tarzda zikreder ki, dünyevî nezâirlerini ihsas etsin, tâ istib’âd ve inkâra meydan kalmasın.   Meselâ اِذَا الشَّمْسُ كُوِّرَتْ  ilâ ahir, ve اِذَا السَّمَاۤءُ انْفَطَرَتْ  ilâ ahir, ve اِذَا السَّمَاۤءُ انْشَقَّتْ  ilâ ahir.   İşte, şu sûrelerde, kıyamet ve haşirdeki inkılâbât-ı azîmeyi ve tasarrufât-ı rububiyeti öyle […]

Daha fazla oku
Haşirde sizi ihyâ edecek Zât öyle bir zâttır ki

Bismillahirrahmanirrahim   Hem, Kur’ân, kâh oluyor ki, Cenâb-ı Hakkın âhiretteki harika ef’âllerini kalbe kabul ettirmek için ihzariye hükmünde ve zihni tasdike müheyyâ etmek için bir idadiye suretinde, dünyadaki acaib ef’âlini zikreder.   Veyahut istikbalî ve uhrevî olan ef’âl-i acîbe-i İlâhiyeyi öyle bir surette zikreder ki, meşhudumuz olan çok nazireleriyle onlara kanaatimiz gelir. Meselâ, اَوَلَمْ يَرَ […]

Daha fazla oku