Allah Teâlâ’nın Sıfatlarının ve Fiillerinin İspâtı

  Cenâb-ı Hakk’ın sıfatlarının belli başlı olanları vardır ve bun­ların birincisi hayat sıfatıdır, öncelikle bilmelisin ki şimdi bahsedeceğim bu sıfatları Allah Teâlâ bize haber vermemiş, an­latmamış ve öğretmemiş olsaydı anlayamazdık. Çünkü yüceli­ğinden dolayı hiçbir dil Onu ifade edemez ve hiçbir beyan O’nu ortaya koyamaz. Allah’ın güzel isimleri (esmâü’l-hüsnâ) ve yüce sıfatları vardır. Biz O’nu ancak […]

Daha fazla oku
İlâhi Zâtın İspatı

  Bu kısım Allah’ın zâtının isbâtı ile ilgilidir. Bunun da kendi­ne mahsus kaideleri olup bunların ilki şudur: Bilmelisin ki din Allah’ın zâtının mahiyeti hakkında hiçbir şey söylememiştir. Dolayısıyla aklın bu konuda düşünmesi lüzumsuzdur. Aslında aklın bu hususta düşünmesine fikrin buna dair hükmü sebep olmuştur, yoksa akıl taklide her şeyden daha müsaittir. Diğer yandan akıl ilahı […]

Daha fazla oku
Dört Mukaddime -Hüsn ve Kubh Meselesi

  Sadruşşeria Tercüme:Prof.Dr.Asım Cüneyd Koksal* Sadruşşeria, Teftâzânî, et-Tavzîh şerhu’t-Tenkîh (Teftâzânî, et-Telvîh ilâ keşfi hakâ’iki’t-Tenkîh bera­berinde), thk. Muhammed Adnan Derviş, Beyrut: Dârul-Erkam, 1998. Çevirmenin Notu: Tercüme edilen metin, iki ciltlik bu neşrin birinci cildinde yer almakta olup, metindeki sayfa numaraları bu neşre göre verilmiştir. Ayrıca Telvîh üze­rine bazı haşiyelerin de yer aldığı üç ciltlik Kahire, 1324 […]

Daha fazla oku
Tekfîr ve İlâhî Rahmetin Genişliği

Gazzâlî [1] çev. Zeynep Şeyma Özkan Faysalü’t-tefrika beyne’l-İslâm ve’z-zendeka ve el-Mustafa’sından seçilen bu metinlerinde Gazzâlî (ö. 505/1111), bir kişiye ya da zümreye küfür ve inkâr isnad etmenin her şeyden önce risâlete yönelik bilinçli bir yalanlayışla ve bu doğrultuda sergilenen inatçı bir karşı koyuşla ilgili olduğunun tespiti­ne odaklanır. Öncelikle küfür isnat etme fiilinin {tekfir) şer‘î bir […]

Daha fazla oku
Kur’ân’da ve Tefsirlerde Ehl-i Kitap ve Fetret Ehli

Mâtürîdî & İbnü’l-Cevzî &Kiyâ el-Herrâsî & Fahreddin er-Râzî & Bikâ’î & Bursevî & Âlûsî Kur’ân’da ve Tefsirlerde Ehl-i Kitap ve Fetret Ehli çev. Muhammed Coşkun Hak dinin hangisi olduğu, âhirette kimlerin kurtuluşa ereceği, Hz. Muham– med’e iman etmenin kurtuluş için gerekli/zorunlu olup olmadığı gibi temalar, nüzûl koşullan çerçevesinde Kur’ân açısından anlamlı ya da tartışmaya açık […]

Daha fazla oku
İnsanlar Niçin Farklı Tanrı Tasavvurlarına Sahip?*

  Gazzâlî çev. Mahmut Kaya Gazzâlî (ö. 505/1111), sembolik anlatımıyla Kur’ân’daki en dikkat çekici âyet­lerin başında gelen “nur âyeti”ni (Nûr 24:35) yorumlamak için kaleme aldığı Mişkâtü’l-envârın aşağıda iktibas edilen üçüncü bölümünde bu defa sembolik bir hadisi yorumlamaya koyulmaktadır. Allah’ın nurdan ve zulmetten yetmiş (veya yedi yüz) perdesinin bulunduğunu, bunlan açacak olsa zâtının ihtişa­mının O’nu gören […]

Daha fazla oku
Allah’ın Kaderinden Öbür Kaderine Kaçıyorum

  Burada kader tartışmalarına girmek istemiyorum. Konum o değil. Ama bir rivayet var. Başlıkta geçen ifade orada yer alıyor. Bu ifadeyi anlamakta zorlanıyordum. Ama Türk dizi ve filmlerinde çokça zikredilen bir repliklerle karşılaştır­dığımda bu ifadeyle ne kastedildiğini anlar gibi oldum. Önce olayı nakledeceğim, ardından repliği nakledip bir değerlendir­mesini yapacağım. İbn Abbas anlatıyor: Hz. Ömer,Şam’a gitmek […]

Daha fazla oku
”Naklin Doğruluğu Ancak Akılla Bilinir” Ne Demek?

  Bu ifade kelamcılara aittir. Gazali ve Razî gibi… İlk planda çarpıcı ve sarsıcı olduğu görülür. Akla bu kadar vurgu, bu kadar ehemmiyet fazla olmadı mı? Naklin doğruluğu haber ve­renin doğruluğu ile bilinmiyor muydu? Hemen belirtelim ki, burada nakilden kasıt hadis de­ğil, Kur’an’dır, Kelamullah’tır. Bu durumda yukarıdaki ifade “Kur’ahın doğruluğu ancak akılla bilinir” şeklinde anlaşılma­lıdır. […]

Daha fazla oku
Kur’an-ı Kerim’in Mikro Edebi Özellikleri

  İkinci Bölüm Kelime Tercihi ilk bölümde Klasik Arapçanın tek bir fikri bile ifade etmek için fevkalâde zengin bir ifade çeşitliliği sunduğunu gördük. Soğuktan bahseden bir kişinin; şifa (uzatılmış soğuk), şırr (ölümcül soğuk), şarşar (rüzgârda hissedilen bir soğuk) ya da daha birçok kelime arasından hangisini seçeceğine, kelimenin kullanılacağı bağlam, tasvirler, ses ve anlam etki eder. […]

Daha fazla oku
Mucize, Keramet, Sihir ve Hile

  Bâkıllânî [12] çev. Meliha Bilge Eş’arîliğin önemli temsilcilerinden Bâkıllânî (ö. 404/1013), Kitâbü’l-Beyân ani’l-fark beyne’l-mu‘cizât ve’l-kerâmât ve’l-hiyel ve’l-kehâne ve’s-sihr ve’n-nâ- rencât adlı eserinde mucizenin tanımı, şartlan, türleri, mucizenin sihir ve hile olmadığı ve yaratılmışlar tarafindan yapılmasının imkânsız olduğu vb. hususları ele almıştır. Bâkıllânî, mucize türleri konusunda Allah’ın kudreti altında ve insanların yapabildiği türde gerçekleşen ikili […]

Daha fazla oku