İslam, kişinin özel çalışma, mülkiyet ve miras haklarını tanırsa da bu haklar, liberal, kapitalist ekonomide olduğu gibi sınırsız değildir. Din ve ahlak  kurallarıyla gereğinde İslam devletinin karışmasıyla bu haklar bir disiplin altında tutulur. İslam devleti basit bir devlet değildir. Kişinin temel haklarına dokun-masa da, o hakların kullanılmasını toplum yararına sınırlandırabilir, ona yön  verebilir. Zaten, müslüman, aldığı din ve ahlak ruhuyla kendiliğinden bu hakları  müslümanların ve insanlığın yararına kullanacaktır. Müslümanın kişiliği oluşurken onun ruhuna mutlak hak sahibinin Allah olduğu pisikolojisi yerleşe­cektir. Müslüman tüccar, metre veya arşınını, müslüman bakkal terazisini kul­lanırken, meleklerin olanı, olduğu gibi kaydettiğini ve Allah’ın kontrol ettiğini unutmaz. Bunu bilmeyen ve unutanlar varsa işte o zaman İslam devleti işe el koyar.

Sezai Karakoç, İslam Toplumunun Ekonomik Struktürü

Muhammed Ali

Paylaş
Paylaşan
Muhammed Ali

Son Yazılar

Tecelli Türleri

  Necmeddin-i Dâye [*****] çev. Halil Baltacı Necmeddin-i Dâye (ö. 654/1256) tasavvufun bir din yorumu…

2 ay önce

Allah’ı Bilmenin İmkânı ve Bunun Yöntemi

  Gazzâlî [*] çev. Osman Demir Gazzâlî (ö. 505/111) Allah’ı bilmenin imkânı ve yöntemi konusunda…

2 ay önce

Varlık Mertebeleri ve Te’vil

  Gazzâlî [*] çev. Mahmut Kaya Te’vilin şartlarını tespit etmeyi ve iman ile küfür arasındaki…

2 ay önce

Dilin Kabuğu

Kilise babalarının en ziyade iltifat ettiği, teolojik ağır­lıklı bir anlatıma sahip Yuhanna Incil’inin l’inci Bab’ının…

2 ay önce

Çözüm Aldatmacası

İçinde yaşadığımız dönemin hakim zihniyetini karak- terize eden en önemli hususlardan biri de, hiç şüphesiz,…

2 ay önce

Anda Olmak -Geçmiş ve Gelecek Arasında Bir Yer

İçinde yaşadığımız dünya, bedensel varlığımız ve duygu­larımız zamanın eliyle şekillenir. Sabretmeyi, şükretme- yi, iyiliğin ve…

2 ay önce