İbrahim Kalın – Açık Ufuk -Notlarım

Aklınız, kalbiniz, duygularınız, hayal gücünüz ve iradeniz size ait değilse, düşünce yolculuğunda mesafe kat edemezsiniz. Şöyle bir dolanıp gelmek, kelimelerin ve kavramların dünyasına arada bir girip çıkmak tefekkür etmek değil, zihin eğlendirmektir. Oysa bizim günü kurtaran kurnazlıklara değil, neden ve nasıl var olduğumuza dair esaslı bir kavrayışa ihtiyacımız var. Var olmak ciddi bir iştir. Düşünerek […]

Daha fazla oku
Osmanlı Düşüncesinin Temel Meseleleri

Osmanlı Düşünürlerinin Meseleleri Osmanlı Düşüncesi’nin varlıkla irtibatının doğrudan gö­rülebileceği alanlardan biri de Osmanlı düşünürlerinin ele aldığı meselelerdir. Osmanlı düşünürlerinin meseleleri, ait oldukları geleneğin yeniden üretilmesi sürecinde karşılaşılan meseleler gibi gözükmektedir. Bu meseleler kabaca, geleneğin kavranması söz konusu olduğunda karşılaşılan meseleler ve ge­leneğin kavranması esnasında daha öncekilerin dayanmakla bir­likte söz konusu etmedikleri esasa müteallik meseleler olarak […]

Daha fazla oku
Cihan Okuyucu – Divan Edebiyatı Estetiği -Alıntılar

İbnü’I-Arabî de Füsus ve Fütuhat-ı Mekkiye’ de sevgi üzerinde çok durmuştur. 0 da sevginin bir oluşunu yine bu varlık anlayışına bina eder. Buna göre; eşya, var olmadan önce de zat-ı Bari’de ”ayn”lar olarak mevcuttu. Allah’ın kendine duyduğu aşk onları görünür kıldı. Dolayısıyla, Allah’ın kendini sevmesi, kendi dışındaki şeyleri -eşyayı-de sevmesi anlamı taşır. O halde; Allah […]

Daha fazla oku
Eşyanın Lisandaki Varlığı

 (Gazali) [Aşağıdaki metinde, Gazali, Islam düşüncesinde bir çok tartışmaya konu olan, Ilahi Kelam’ın doğasına ilişkin meseleleri aydınlatabılecek bir çerçeve sunmaktadır.] Şunu iyi bilmelisin ki: her şeyin varlığı dört mertebededir: a Hariçteki varlığı, b Zihindeki varlığı, c Lisandaki varlığı, d Yazı ve şekildeki varlığı, Ateşi misal alalım: Bunun ocakta bir vücudu vardır. Bir de zihin ve […]

Daha fazla oku
Aktarılabilen Veya Aktarılamayan Bilgi

Varlık hakkındaki bilginin mümkün olması, onun öğretilebilir, aktarılabilir olmasını doğrudan doğruya içerir mi? Yani bilmek veya bildiğini sanmak, bir şey bildirmeyi içerir mi? Veya şöyle de sorabiliriz: bilmeyen, bilmediği şeyi, bir bilenden / bildiğini iddia edenden öğrenebilir mi? Bilgi (bu örnekte erdemin bilgisi) mümkündür ve öğretilebilir. Ve öğrenen insan her gün, bir önceki günden daha […]

Daha fazla oku
Teknoloji ve Teemmül

Özkan Gözel* ÖZET Bu çalışmada, Heidegger’in düşüncesinden hareketle, çağımızın temel bir meselesi olarak teknolojiyi, dolayısıyla da varlığın teknolojik kavranışını tartışacağız. Çağımıza hâkim,otonom bir fenomen hâline gelmiş bulunan teknoloji, insan ile varlığın arasına girmekte ve insana varlığın teknolojik bir kavranışını dayatmaktadır. Bu problematik kavrayış, insana varlıkla bağını unutturmakta ve ona yeryüzünde bulunuşun anlamını, giderek de anlamın […]

Daha fazla oku
Mevlana’ya Göre Eşyadaki Fitne,Dünyanın Aldatıcılığı

  Mevlânâ’nın düşünce sisteminde, varlığın sûret-mânâ sarmalı üzerine yaratılması ve sûretin, kendi hakikatini teşkil eden mânâyı perdele­mesinden dolayı; varlığın sûreti ile mânâsı arasında bir çelişki, hakikati ile görünümü arasında bir zıtlık ortaya çıkmaktadır. Sûretin, mânâya erişmede­ki bu perde rolünü Mevlânâ, isim ve mânâ arasındaki ilişkiyi örnek vererek, birçok parlak ismin altında mânâ kıtlığı olduğunu; bu […]

Daha fazla oku
Hakikat Tekliği ve Çokluğu

Günümüz insanını belirleyen en belirgin niteliklerin başında “hakikat algısı” gelmektedir.Günümüz insanının hakikate ilişkin yargısı, hakikati ele alış biçimi ve hakikat ile olan ilişkisi onu kendinden önceki insan ve çağ özelliklerinden ayırır. Günümüz insanı hakikati bulamadığından hakikat arayı­şına girmediğinden daha kötüsü günümüz insanı hakikatin varlığı konusunda endişeli olduğundan onun varlığına inan­mıyor. Hakikati ister varolanlar içerisinden ayrı […]

Daha fazla oku