Esas,Usûl ve Üslûb Üzerine

İslam’ın bir esas, bir usul ve bir de üslûbu vardır. İslam’ın esası onun iman, amel ve ahlakî hükümleri yani bizatihi İslam’ın mahiyetidir. Bu mahiyetin düzgün bir şekilde kavranılması, öğrenilmesi bir usulü gerektirir. Düzgün bir şekilde öğrenilen bu esasın kitlelere mal edilmesi ise sahih bir üslubu gerektirir. Esas sahih değilse ortada dine “bağlanma” problemi, usul sahih […]

Daha fazla oku
Dil Bilmeden Kur’anın Inceliklerini Vakıf Olmak Mümkün müdür?

“Kur’an’ı anlamak” deyince insanların akıllarına farklı farklı şeyler gelir. Kimisi bunu duyunca bir mealden âyetlerin tercümesini okumayı anlar. Zanneder ki bunu yapınca Kur’an anlaşılacak… Kimisi ise uzun uzadıya tefsirlere dalmayı anlar. Gerçekte “Kur’an’ı anlamak” farklı boyut, katman ve tonları bulunan bir zihinsel işlemdir. Kur’an’ı anlamada bu farklılığı gerektiren temel husus ise “dil” ve “tarih” bilgisidir. […]

Daha fazla oku
Kişi,Bağlı Olduğu Mezhebin Görüşüne Aykırı Hadisle Amel Edebilir mi?

Mezheplerin teşekkülünden sonra bir mezhebe müntesip kişinin, kendi mezhebinde esas alınan görüşe aykırı hadisle amel edip edemeyeceği önemli bir sorun olmuştur. Dört mezhebin kurucu imamlarının hepsine “hadis sahih ise benim mezhebim odur” sözü isnad edilmiştir. Bununla birlikte bu sözün nasıl anlaşılacağı ve uygulanacağı öteden beri bir problem olmuştur. (Bu sözün Şâfiî tarafından nasıl kullanıldığı ve […]

Daha fazla oku
Yılbaşına Dair

Yarın yılın son günü. Yarın gece yarısı miladî takvime göre yeni yıl başlayacak. Her yılbaşında olduğu gibi bu yılbaşında da kutlamanın dinî niteliği gündeme gelecek. “Kutlama yapma yoksa gâvur olursun” diyen de var, “ne alakası var, bu bir dinî bayram değil ki” diyen de. Bana da bu konuda çeşitli sorular geldi. Hemen her konuda olduğu […]

Daha fazla oku
Sahabe-i Kiram’ın Dindeki Konumu

Sahabe-i kiramın dindeki konumunu üç önemli nokta ile özetlemek mümkündür: 1. Nassların korunması. Sahabe-i kiram, Kur’an’ı iki kapak arasında yazılı bir mushaf haline getirerek, sünneti de -az bir kısmı müstesna- şifahen nakletmek suretiyle nassların korunması yönünde önemli bir adım atmıştır. 2. Nassların orijinal anlamlarının tespiti: Sahabenin nasslardan anladıkları, nasslar üzerinde yapılacak “sahih anlam”ın sınırlarını belirler. […]

Daha fazla oku
Suçlu Bulundu:Fıkıh İlmi ve Fukaha

Fıkıh ilmi ve bu ilmin kurucu aktörleri olan fukaha, gerek tarihte gerekse günümüzde kimi çevrelerce farklı sebep ve sâiklerle eleştirilmiş / eleştirilmektedir. Klasik dönemlerde kimi tasavvuf çevreleri fıkhı ve fukahayı “dinin kabuğunda kalmak”, “zâhire önem verdiği halde bâtına önem vermemek”, “Allah’a kulluğu bir takım şekil şartlarına endekslemek” gibi gerekçelerle eleştirmişlerdi. Bu eleştirilerin bir noktaya kadar […]

Daha fazla oku
Kimler İlim Öğrenemez?

Eski âlimlerimiz “her şeyin bir engeli vardır, ilmin ise birçok engeli vardır” diyerek ilim öğrenmenin sabır, gayret ve emek isteyen bir süreç olduğunu ve ilim talibini bekleyen pek çok engelin olduğunu belirtmişlerdir. İlim öğrenmenin engelleri arasında ilim tâlibini aşan çeşitli dış engeller olabilir. Bu yazıda ilim tâlibinin kendisinden kaynaklanan iç engellerin bir kısmından söz etmek […]

Daha fazla oku
Hakiki Alimlerin İlmi Derinliği ve Günümüzün Sözde Kur’ancıları!

Yusuf aleyhisselam’ın kıssasında ilginç ayrıntılardan biri, onun ana-babası ve kardeşleri Mısır’a geldiklerinde söylediği sözdür. Âyet bize bu olayı şekilde anlatır: … “Ana ve babasını tahtının üstüne çıkartıp oturttu ve hepsi onun için (ona kavuştukları için) secdeye kapandılar. (Yusuf) dedi ki: “Ey babacığım! İşte bu, daha önce (gördüğüm) rüyanın yorumudur. Rabbim onu gerçekleştirdi. Doğrusu Rabbim bana […]

Daha fazla oku
İş Döndü Dolaştı Kur’an’a Geldi

Yakın zamanlara kadar hadislere karşı çıkanların en temel argümanları şunlardı: 1. Hadislerde mitolojik unsurlar barındıran ifadelere rastlıyoruz. Bunları peygamber söylemiş olamaz. 2. Hadislerde yer alan muamelata ilişkin kimi hükümler insaf ve vicdan sınırlarını zorluyor. Bir peygamber böyle şey söylemez. 3. Hadisler, akıl ve bilime aykırı unsurlar barındırıyor. Peygamberimiz böyle şey söylemez. Bu argümanlara karşı sünnetin […]

Daha fazla oku
Kıskaçtaki ”Ehl-i Sünnet”

Bugün “ehl-i sünnet” iki yönlü bir kıskaç altındadır. Bir tarafta “ehl-i sünnet”in bir mezhep olmadığını, Allah Resûlü (s.a.v.) ve onun ashabının yolu olduğunu iddia ettiği halde basbayağı ehl-i sünneti mezhepleştirerek ideolojik bir kalıba dökmeye çalışan ve kendi döktükleri bu kalıba uymayan herkesi “ehl-i sünnet dışı / karşıtı” ilan edenler… Ehl-i sünnete mensup olmayı, çoğu zaman […]

Daha fazla oku