Türk Modernizminin Sonuçları

1. İslâm’ı Terakkiye Mani Görme Osmanlı toplumunun geri kalması konusunda İslâm dininin olumsuz bir tesirinin olduğunu düşünen ve bunun için Islâm’ın toplum üzerindeki tesirinin kırılmasının gerektiğini düşünen Abdullah Cevdet, bunu gerçekleştirmek için de Islâm’ın Müslümanlar üzerindeki etkisinden yararlanılması gerektiğini şöyle ifâde etmişti: “Uzun tecrübelerimizle biz, Müslüman kafasının Hıristiyan âleminden geldiği takdirde aydınlığa bütün girişleri kapayacağını […]

Daha fazla oku
Çağdaş Dünyanın Anlamı

Biz burada kısaca çağdaş dünyanın ne olduğu sorusundan hareketle, bu soruya cevap ararken, aynı zamanda çağdaşlığın niçin bir ‘talep’ olarak karşımıza çıktığını da keşfetmeye yönele­ceğiz. Mevcut olanın niçin olması gereken olarak algılandığı ve bizim bunu keşfetmemizin, klasik ilim geleneği ile irtibatını işa­ret ettikten sonra, yapılan bu şeylerin aynı zamanda bir ‘yorum’, bir ‘tevil’, yani bir […]

Daha fazla oku
Modern Düşünme Tarzı

Modern düşünme tarzının temel ırasından birinin,belki de birincisinin dine karşı (din karşıtı) bir argümanlar zemininin oluşturulma çabasında yoğunlaştığını ileri sürebiliriz. Olaya Batı Avrupa’nın özel koşulları içinde baktığımızda ve oranın kurumlan açısından bir açıklama getirmeye teşebbüs ettiğimizde, şimdi kullandığımız “din” kelimesini “kilise” ile ikame etmemiz mümkün ve yerindedir. Aslında, bu bağlamda (Avrupa bağlamında) din kelimesi ile kilise kelimesinin müteradif […]

Daha fazla oku
Reformacı inandığından şüphe edendir !

*Reformacı inandığından şüphe edendir ! *Tanzimat dinin muhitinde aciz, şaşkın, kısır bir reforma hareketi iken, Meşrutiyet daha az şaşkın ama daha çok idraksiz bir biçimde bu reformacılığın devamıdır. *Son devir ise reformacılığın bu iki arada bocalayıcı çelişkilerini kaldırarak davayı tamamen menfi kutuba çekti. Her davanın temel isteği tutarlılıktır ana hangi istikametten ? Küfürden mi imandan […]

Daha fazla oku
Reform Ve Rönesans’ı Bir İlerleme Olarak Niteyele Bilirmiyiz ?

Modern batı medeniyetini, salt maddî boyutta geliş­miş yegane medeniyet olarak gören ve gelişmesini ürkü­tücü olarak niteleyen Guénon, bu ‘gelişmenin başlangı­cını‘ Hristiyanlık düşünce yapısıyla, ‘feodalite’ düzeni­nin de sonunu gösteren’’ Rönesans dönemiyle ayni an­da başlatmaktadır. Ürkütücü olan bu başlangıç, fikrî (in­tellectuel) bir gerilemeyi de beraberinde getirirken, Ortaçağ düşünce dünyasındaki çözülmeler için bir sonuç oluşturmuştur. ‘’Rönesans ve reform […]

Daha fazla oku
Rönesans

Rönesansı da, reformu da başlatan birçok sebeplerle birlikte asıl temel sebebin, doğrudan doğruya kilisenin belli ve düzenli bir dünya görüşü hassasiyetine dayanmayan hüviyeti ve buna rağmen zor yoluyla sağladığı hâkimiyet olduğunda adeta ittifak vardır. Nitekim kiliseyi reddetmekle işe başlayan bu hareketler, Hıristiyan dünyasında hızla, bir kamuoyu oluşturmuş, yeni ve din dışı bir uygarlığın kurulmasını gerçekleştirmiştir. […]

Daha fazla oku