Ölümün olmadığı bir hayatta çatışma, imtihan, tekâmül, kahramanlık, esaret, kurtuluş, özgürlük, aşk, trajedi; iman-küfür ve hak-batıl çatışması… kısacası insanı insan kılan tüm değerler anlamını yitirecektir. Ölümsüzlüğü talep, aslında hayatı trajik kılan o bıçak sırtında yaşamaktan, ya da bir başka deyişle “havf ile reca” arasındaki bir hayattan kurtulmak; bir anlamda kon-formist bir muhafazakârlıktır. Ucunda ölüm olmayan […]
0 Yorumlar