Yüzleşme Tesellisi

İnsan nefsi, hazırdaki bir parça hazzı, gelecekte saklı binlerce hazza tercih eder; şimdi bir sızı çekmemek uğruna, gelecekte yıllarca azap çekmeyi göze alır; lezzetleri hemen almak, sıkıntıları ise her ne pahasına olursa olsun şimdi çekmemek ister. Ona göre gelecekteki hazların bir kıymeti yoktur. Haz; peşin, yakında ve ulaşılabilir olmalıdır. Cennetse ileride, uzakta ve ulaşması şimdilik […]

Daha fazla oku
Latife Tesellisi

Organlarımızdan herhangi biri zarar görse hayatı idame ettirmek oldukça zorlaşabilir. Ayaksız yolculuk etmek, elsiz yemek yemek hayli meşakkatli… Bedenin nispeten daha latif organları olan beş duyudaki hastalıklarsa, hayatı daha da zorlu kılar. Görme, işitme veya dokunma hislerimizin bir anda yok olup gittiğini hayal edelim. Ne büyük felaket! Sobaya dokununca aynı, buza dokununca aynı his elde […]

Daha fazla oku
Mecit Ömür Öztürk – Dervişin Teselli Koleksiyonu ”Notlar”

İnsanlar, bu dünyada asıl yurtlarına doğru deniz yolculuğu yaparken bazı ihtiyaçlarını temin etmek üzere bir adaya uğrayan yolcular gibidir. Bu yolculardan bir kısmı ihtiyaçlarını giderip hemen gemiye döner ve en rahat yerlere otururlar; bazıları arazinin güzelliklerine kapılıp oyalanırlar, bu yüzden gemiye geç gelir ve hem uygun yerler bulamazlar hem de adadan topladıkları çiçekler, kıymetli taşlar […]

Daha fazla oku
Edeb yâ Hû !

İslâm’da her şey edeb üzerinedir. “Edeb” kavramı bizim medeniyetimize has bir kavram. Batı dillerinde “edeb” kelimesinin karşılığı yok. Ona yakın gelen Fransızcada “étiquette” veya İngilizcede “good manners” tabirleri var. İkisi de aslında görünürdeki davranışları anlatan kavramlar… Yani “âdâb-ı muâşeret” dediğimiz şeye işaret ediyorlar. Bizdeki “Hak ile beraber olmak, olan her şeyi Hak’tan bümek” mânâsındaki engin […]

Daha fazla oku
Ş.Teoman Duralı – Felsefe Bilimin Odağında Metafizik “Alıntılar”

“Temellendirme’ ile “gerekçelendirme’ yoluyla doğruluğu yahut yanlışlığını görebileceğimiz her inanç bir ‘varsayım’dır. Temellendirme ile gerekcelendirme yoluyla doğruluğu kanıtlanabilmiş her varsayım ise, ‘bilgi’dir. Ancak, kanıtlanabilmiş her varsayım, şimdilik bir bilgi değerini taşır. Kısa yahut uzun vadede değişen şartlar, şimdi doğru olarak kabul ettiğimiz varsayımı, yanî bilgiyi yanlışlayabilir. Bu bakımdan hiçbir bilgi kesin, şaşmaz ve nıhâî değer […]

Daha fazla oku
Nakib El-Attas:’İslam Metafiziğine Prolegomena’ Alıntılar

İslâm, bir kültür formu değildir. Islâm’ın gerçeklik ve doğruluk tasavvurunu yansıtan düşünce sistemi ve ondan elde edilen değer sistemi, yalnızca bilim tarafından desteklenen kültürel ve felsefî unsurlardan oluşturulmamıştır; bilakis onun temel kaynağı, dinin tasdik ettiği aklın ve keşf yoluyla ulaşılan ilkelerin kabul ettiği Vahiydir. Islâm kendisini, başlangıcından itibaren mükemmel oluşu sebebiyle gelişim sürecinde işgal ettiği […]

Daha fazla oku
Teslimiyet ve İtaat

Hadis-i Şerif’i. “Evet gerçekten döndürülmeden önce dönünüz” ifadesiyle aynı anlama gelir ki, bu söz bir kimsenin kendisini hakikî nefsine yani hayvanî nefsini nâtık nefsine tâbi kılması demektir. Hz. Peygamber’in Nefsini bilen, Rabbi’ni bilir. derken kastettiği bu nefsin bilgisiyle ilişkilidir. Ayrıca Allah, insanın nâtık nefsine hitap etmek suretiyle Ademogluna rabbliğini beyan ettiginde her nefs, “Ben sizin […]

Daha fazla oku
Bilgi

İslâm, bilginin imkânını yani şeylerin hakikatlerinin bilgisini kabul eder. Onların nihaî özü, iç ve dış duyular ile nefsin güçleri, akıl, keşif ve bilimsel ya da dinî bir duruma ilişkin haber-i sâdık vasıtasıyla kesin olarak elde edilebilir. Islâm, insanı her şeyin ölçüsü yapan etik ve epistemolojik rölativizmi asla kabul etmediği gibi hiçbir şekilde böyle bir görecelilikten […]

Daha fazla oku
Allah’a Sığınma

A’raf Suresi 200.Ayet Meali:Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah’a sığın. Çünkü O,işiten, bilendir. Mana şudur: Şâyet şeytan sana vesvese verir ve seni tavsiye edilen kötülüğü iyilikle savma hasletinden çevirir ve bunun hilafına bir şeye çağırırsa şeytanın şerrinden hemen Allah’a sığın ve şeytana itâat etme; zîrâ Allah senin sığınmanı işitir ve […]

Daha fazla oku
Zümer 74.Ayet Tefsiri

Zümer 74.Ayet Meali: Onlar: Bize verdiği sözde sâdık olan ve bizi, dilediğimiz yerinde oturacağımız bu cennet yurduna vâris kılan Allah’a hamdolsun. İyi amelde bulunanların mükâfatı ne güzelmiş! derler.“Onlar” mü’minler cenneti görünce: “Bize verdiği sözde sâdık olan ve bizi,dilediğimiz yerinde oturacağımız bu cennet yurduna vâris kılan Allah’a hamdolsun.” Ca’fer-i Sâdık (r.a.) der ki: “Bu hamd, Allah […]

Daha fazla oku