Önkabuller: Ehl-i sünnet, mutezile, şia, modernizm

Hemen hatırlatmam gerekir: Önkabuller derken kastımız ehl-i sünnet, mutezile veya şianın kendisi değildir. Bunlar tüzel kişilik veya devlet gibidir. Devlet soyut bir kavramdır. Ancak devleti temsil edenlerin görüşleri vardır. Devleti tem­sil edenlerin yaklaşım ve bakışları devleti yönlendirir. Yer yer yeni konseptler de ortaya çıkabilir. Ama devletin en temel bakış açısı bellidir. O devleti devlet yapan […]

Daha fazla oku
Eş’ârî’nin Cübbâî’ye Sorduğu Üç Kardeş Meselesi

c) Bu düşmanlığın izahı hususunda anlatılan bir diğer şey de şudur: Şeyh Ebu’l Hasen el-Eş’ârî, hocası Ebu Ali el-Cübbâî’nin meclisinden ayrılıp, onun mezhebini terkederek onun görüşlerine karşı itirazları çoğalınca, aralarında büyük bir soğukluk meydana geldi. Derken, günlerden bir gün, Ebu Ali el-Cübbâî, bir sohbet meclisi düzenledi. O mecliste, bazı alimler de bulunuyordu. Şeyh Ebu’l-Hasen de […]

Daha fazla oku
Mezheplerin Doğuşuna Bir Bakış

Muhammed Zâhid Kevserî (1371/1952) Çeviren: Yrd.Doç. Dr.Seyit Bahçıvan a. Peygamberimizin (s.a.v.) gönderildiği dönemde genel durum: Cahiliyyeye kök salmış, putperestliğe iyice batmış bir ortamdı. Komşularının olduğu gibi, kabilelerinin beşeri ilerleme sahasında, kayda değer hiçbir adımları yoktu. Kendilerini, çocukları diri diri gömme, baskın ve yağmalardan geçimini temin etme ve buna benzer adiliklerden alıkoyacak hiçbir duyguya da sahip […]

Daha fazla oku
Fıkıhta Özcü ve İlişkisel Görüşler Arasında Rekabet

… Osmanlıların kozmopolit bir sosyal yapı içinde karşıt epistemik toplulukları barış içinde bir araya getirme başarısının arkasında yatan öğelerin ontolojik, epistemolojik ve metodolojik seviyelerde yaptıkları tercihler olduğu söylenebilir. Osmanlı ameli incelerken’Mutezile mezhebinin özcü yaklaşımının yerine Ehl-i Sünnet mezhebinin ilişkisel yaklaşımını seçmiştir. Mutezile mezhebi, saltanattan tarihçiler tarafından “fikri çile ve zulüm devri” (mihnet) olarak adlandırılan bazı Abbasi […]

Daha fazla oku
Mezheplerin Doğuşu

1.BÖLÜM Hz. Peygamber’ (s.a.v.)in ebedi aleme irtihalinden sonra, Ebubekir (r.a.) döneminde irtidât edenler, aralarındaki münafıkların tahrikiyle dünya işlerini dinden ayırma propagandası yapanlar ortaya çıktı. Bunlar zekatı vermekten imtina ettiler. Sahabe, dünya işlerini dinden ayırmayı, önünden ve ardından hiçbir batıl gelmeyen Kitab/Kur’an’a aykırı bulduğu için onları münafık olarak kabul edip durum normale dönünceye kadar onlarla savaştı. […]

Daha fazla oku