Ebedi Kurtuluş İçin Reçete:İlim,Amel ve İhlas

Aziz kardeşim! Bilmelisin ki, ebedî kurtuluşa erişmek için üç temel esasın elde edilmesi insan için mutlaka gereklidir. Bu üç esas ilim, amel ve ihlâstır. İlim iki kısımdır. Bir kısım vardır ki, bundan maksat ameldir. Bu ilmin açıklamasını/ifa/ı ilmi üstlenmiştir. Diğer bir kısım vardır ki, bundan maksat da sadece kalp için yakîn (kesin kanaat) ve inanç […]

Daha fazla oku
Dünyaya Aldanmamak

Bilmelisin ki, bu dünya dış görünüşü itibariyle tatlıdır. Gö­rünüşte bir cazibeye sahiptir. Fakat o gerçekte öldürücü zehir ve boş bir metadır. Dünyaya dönük olan alaka ve irtibatın arkasında bir fayda yoktur. Dünyanın makbul gördüğü kimse rezil, ona kendini kaptıran da delidir. O tıpkı altınla donatılmış pislik ve şe­kere bandırılmış zehir gibidir. Akıllı kimse odur ki, […]

Daha fazla oku
Tevhidin İki Çeşidi:Vahdeti Vücud ve Vahdeti Şuhud

43.MEKTUP Seyyid Nakib Şeyh Ferid Buhârî’ye göndermiştir Tevhidin, vahdet-i vücûd ve vahdet-i şühûd olmak üze­re ikiye ayrıldığı, kişiye gerekli olanın vahdet-i şühûd olduğu Allah size selamet versin, şahsınızı lekeleyecek şeylerden sizi muhafaza etsin, sizi zedeleyecek şeylerden korusun… Tasavvuf ehline göre iki çeşit tevhid vardır: vahdet-i şühûd ve vahdet-i vücûd. Vahdet-i şühûd, tek olanı müşahede etmektir. […]

Daha fazla oku
Kötü Alimler Hakkında

İmam Rabbani “Kıyamet günü insanların en ağır azap görecek olanı, Allah Teâlâ’nın ilminden faydalandırmadığı âlimdir, ” Nasıl bu âlimlerin ilmi kendilerine zarar vermesin ki! Allah katında en değerli mertebe olan ilim rütbesini alçak dünyanın mal, mevki, eş, dost ve makam gibi gelip geçici menfaat sağlama aracı haline getirmişlerdir. Halbuki dünya, Allah katında değersiz bir şey […]

Daha fazla oku
Farzların edasına teşvik, sünnet ve adaba riayet

29.MEKTUP Farzların edasına teşvik, sünnet ve adaba riayet; farzla­ra öncelik vermek; yatsı namazını geciktirmekten ve abdest suyunu içmekten men; müritlerin şeyhlerine ve­ya başkalarına yaptığı secdeden men Allah Teâlâ, kendisinde (mâsivâya) göz kayması bulunma­yan beşeriyetin efendisi Resûl-i Ekrem hürmetine bizleri bağnazlık ve haddi aşmaktan korusun, karamsarlık ve üzüntüden kurtarsın. En güzel salâtlar, en mükemmel selamlar ona […]

Daha fazla oku
Bazı Şeyhlerin ‘Sekr’ Halinde Söylediği Sözler Hakkında

Bazı şeyhlerin, manevi sarhoşluk esnasında küfre övgü, bele zünnar bağlamaya teşvik ve buna benzer türden sarf ettikleri söz­ler zâhirî manasına yorulmaz. Bunların hepsinin bir yorumu ve açıklaması vardır. Nitekim sekr halinde bulunanların sözleri akla ilk gelen zâhirî manasında anlaşılmayıp yoruma tâbi tutulurlar. Çünkü onlar, sekr halinin kendilerini kaplaması nedeniyle bu sa­kıncalı şeyleri işleme konusunda mazurdur. […]

Daha fazla oku
Sebepleri Yaratan Allah’tır

“O’nun benzeri hiçbir şey yoktur. İşiten ve gören O’dur” (Şûrâ,42/11). Bu âyetin başı katıksız tenzihi ispat etmektedir. Âyetin de­vamındaki, “O işiten ve görendir” ifadesi de bu tenzihi tamamla­yıcı mahiyettedir. Bunun izahına gelince, işitme ve görme vasfının mahlûkata da nisbet edilmesi kısmen de olsa Allah Teâlâ ile aralarında bir benzerlik bulunduğu hissini uyandırmaktadır. Bu sebeple Cenâb-ı […]

Daha fazla oku
Keşif Ehli İle Müçtehid Ünvanı Arasında Fark Vardır

Keşfe dayalı bir hata; içtihad işinde yapılan hata hükmündedir. Özellikle, sahibinden itap ve ayıplamanın kalkması gibi.. Hatta müçtehid için bu hususta sevap derecelerinden bir derece dahi tahakkuk eder.. Ancak, keşif ehli kimse ile müçtehidin mukallidi (uyanı) arasında bir fark vardır; Şöyle ki: Müçtehid mukallidi, müçtehid hükmündedir; kendisine sevap derecelerinden bir derece verilir. Yani: Hata takdir […]

Daha fazla oku
Dünya Sevgisi Bütün Hataların Başıdır

Bilesin ki. Said o kimseye derler ki: Kalbini dünya mahabbetinden soğutup Sübhan Hakkın mahabbet ateşi ile onu tesir altına alan kimsedir. Dünya sevgisi bütün hataların başıdır; onu sevmeyi terk ise., bütün ibadetlerin başıdır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyuruldu: — «Dünya Sübhan Hakkın buğzettiği bir şeydir. Yarattığı günden bu yana hiç de ona iyi nazarla bakmamıştır.» […]

Daha fazla oku
Ehli Sünnet Vel Cemaate Uymak Hakkında

Allah-ü Taâlâ, size ve bize Şeriat-ı Mustafa caddesinde doğru yürümek nasib eylesin.. O şeriatın sahibine salât, selâm ve tahiyyet.. Bir mısra: Asıl iş bu, ötesi boş.. *** Yetmiş üç fırkadan her biri, tek tek: Şeriata tabi olduklarını iddia edip kendilerini necat bulan zümreden sayarlar. — «… her fırka ellerindeki ile böbürlenir..» (23/53) Mealine gelen âyet-i […]

Daha fazla oku