Adalette Ayrımcılığın Pozitifi Olamaz

Zengin birisi cinayet işliyor fakat sonra diyor ki “Bana hapis cezası vermeyin, benim ülke ekonomisine çok katkım var.”  Affedilmesi uygun mudur? Engelli biri suç işliyor ve sonra diyor ki “Benim zaten bir sürü derdim var, engelim var beni affedin.” O kişiyi affetmek adalete sığar mı? Bir kadın hırsızlık yapıyor ve sonra diyor ki: “Biz kadınlar yıllarca […]

Daha fazla oku
Mefsedet İçermeyen Maslahatların Çakışması

Mefsedet içermeyen uhrevi maslahatların çakışması halinde mümkün olursa hepsi elde edilir. Bu mümkün olmazsa daha iyi, daha üstün olan elde edilir. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Dinleyip de sözün en güzeline uyan kullarımı müjdele”[82], “Rabbinizden size indirilenin en güzeline tâ­bi olun”[83], “Kavmine onun en güzelini almalarını emret.” [84] Şayet maslahatlar birbirine denkse ve hepsinin birlikte […]

Daha fazla oku
Adalet ve sömürgeci Batı’nın bilinçdışı

Adaletin kökeninde kamu yararının olduğunu ileri süren David Hume (1711-1776), bu görüşünü ispatlamak için ilginç bir yöntem seçer. Ona göre aşağıdaki beş halden birinin sağlanması durumunda, adalete lüzum kalmayacak, pekâlâ adalet olmadan da yaşanabilecektir. Beş halden birincisi, “mutlak bolluk” durumudur. Herkesin dilediğini dilediğince alabileceği bir toplum olmuş olsaydı, adalete de lüzum kalmazdı. Mülkiyet ihlali, hırsızlık […]

Daha fazla oku
Adaletsiz takvâ mümkün müdür?

Din ile hayatı birbirinden ayrı düşünmenin sekülerlere mahsus bir tutum olduğu zannedilir. Halbuki, aynı şeyi yapan garip ve epeyce yaygın bir ‘dindarlık’ türü de mevcut. Bu garip dindarlık tasavvuru ‘ibadetler’e dönük bir vurguyla öne çıkarken, bu ibadetlerle gündelik hayat arasında bir tutarlığın izini sürmeyi ihmal eder, dolayısıyla gündelik hayatı sözümona kendi akışına bırakır. Namazını kıldığı […]

Daha fazla oku
Ahlak Türleri ve Kısımları

Bu bölümde.. Ahlak türleri ve kısımları, Bunlardan güzel (erdem) olanlar, Alışkanlık haline getirilmesi iyi karşılanıp erdem sayılanlar, Çirkin ve tiksindirici kabul edilenler, Noksanlık ve ayıp sayılanlar hangileridir?.. Şimdi bunları ayrıntılı şekilde sunacağız. Erdem Kabul Edilen Ahlak Türleri İffet: Nefsi şehevi arzular karşısında kontrol etmek, bedenin varlığını sürdürmesi ve sağlığını koruması için gerekli olanıyla yetinmek, israftan […]

Daha fazla oku
Kınalızade Ahmed Efendi:Ahlak-ı Ala’i -1

Bir Osmanlı düşünürünün olaylara yaklaşım tarzını anlamak ve düşünce sitematiğini görmek açısından Kınalızade ve eseri olan Ahlâk-i Alai seçilmiştir. Kınalızade Ali Efendi (1510-1572), Ahlâk-i Alai kitabında, birey, aile ve devleti ahlâktan hareketle açıklamıştır. Adı geçen kitap, insanın bu dünyada nasıl yaşa­ması gerektiğini, nelerden kaçınması ve nelerin yapılmasının gerekli olduğunu ayrıntılı bir şekilde ortaya koymaktadır. Ele […]

Daha fazla oku
Osmanlı Devletinin Temel Değerleri

Düşünce ve eylemlerin dayandığı unsurlar olarak değerler, toplumsal düşün, cenin temelinde yer alırlar. Başka bir deyişle değerlerin araştırılması, toplumun nasıl düşündüğü ve bu düşüncelerini gerçekleştirmek için nasıl kurumlar oluşturduğu daha açık bir şekilde görülür. Devletin dayandığı üç temel değere yakından bakıldığında ne demek istendiği anlaşılmaktadır. Bunlar, kuruluşu ve sürekliliği sağlayan savaş, toplumsal huzuru sağlayan adalet, […]

Daha fazla oku
Barış — Savaş zıtlığı

(1) Zorluk, başlıbaşına bir varlık değildir. Tıpkı yakın akrabâsı, kötülük gibi, zorluk da, olumsuzluktur. Olumsuzluksa, kelimenin yapısından anlaşılacağı üzre, ‘olum’un, ‘olma’nın bulunmaması anlamındadır. Zorluk şu durumda, rahatın, düzgünlüğün yoksunluğudur. Rahat, düzgünlük ve bunların devâmı, bireysel sağlık ile onun toplumsal mukabili olan barış olağanlığın ifadesidirler. Lâkin ola­ğanlığı, yine karşıtıyla idrâk edebiliriz. İşte bundan dolayı zorluktan rahat […]

Daha fazla oku
Anadolu Selçuklularında Devlet Yapısının Şekillenmesi

Giriş Çok iyi bilinen bir husustur ki, Türk örfünde ve töresinde devlet, devleti kuran ailenin (hanedanın) erkek fertlerinin ortak malı kabul edilir, hanedana mensup fertlerin tamamının devlet yönetimine katılma hakları bulun” maktadır. Devlet, kutsal bir varlık olduğu gibi, onu kuran ailenin fertleri de kutlu kişilerdir. Devletin başında bir hakan bulunur. Hanedana mensup olan diğer fertler […]

Daha fazla oku
Şaban Teoman Durali Hoca ile Mülakat

Ebubekir Sifil: Sizin de malumunuz olduğu üzere İslam tarihi boyunca felsefe ile İslâmî ilimler arasında en azından genel itibariyle çok uyumlu bir ilişki olmamış. Felsefeden bahseden, İslam tarihine felsefe açısından bakan insanlar İslâmî ilimleri; İslâmî ilimler açısından bakanlar ise genelde felsefeyi ihmal ederek yaklaşmışlar; Tarafgir bir gidişat söz konusu. Fakat biz biliyoruz ki, en azından […]

Daha fazla oku