Düşmeden düşünemeyeceğiz, ‘düş’melerimiz olmadan, tasamız, kederimiz olmadandüşünemeyeceğiz. Düşmeden,ayağımız taşa değmeden düşünemeyeceğizdir. Hüznümüz kadardır düşüncemiz, acımız kadar kederimiz kadar… Önce yeryüzünedüşmüş idik ilk hüznümüz ve ilk tövbemizdi bu. İlk gözyaşımız, ilk acımız yeryüzüne düşmeklebaşlamıştı. Cennetimizden düştüktensonra başlamıştı arayışımız, cennete olan hasretimizdi hüznümüz, kederimizefkârımız. Efkârımızdüşümüze dairdi hayalimize dair. Düştüğümüz yerde, hüznümüzün efkârındatefekkürümüz olmalıydı, fikrimiz olmalıydı ki; düşüncemiz olsun. Fikrimiz ile tefekkürümüz iledüşümüz ilevenihayet düşüncemiz ile yeniden kendimize doğru bir yürüyüşe geçecektik. Efkârınız olmadan düşüncenizolmayacaktır.Fikrimizinolabilmesi; efkârımızın, derdimizin, tasamızın, meselemizin olmasına bağlıdır.Efkâr basmalı yani, efkâra düşmeli, kaygılanmalı ki insan düş olabilsin düşünce olabilsin. Derinliğineulaşabilsin fikrin, düşünceye dalabilsin. Düşünce ancak efkârdan doğacaktır.Efkârsızlıktan kurtulabilmek için mefkûremizin olması gerekiyor, düşüncemizinfikre efkâra ulaşması gerekiyor. Düşmek lazım dedik, düş lazım, efkâr lazım, tefekkür lazım.
Görüyorsunuz ya düşüncenin oluşabilmesi için emek lazım. Sadece bunlar mı;değil elbette. “Kendi İçine Düşmek”; Düşünce için düşmek lazım. Nereye düşecek insan; yüreğine dahası gönlüne, kendiiçine düşecektir insan. Bunun için yüreğini temiz tutacaktır. Zira gönülaynasından bakacaktır hayata. Kalp insanın aynasıdır madem, onun tozunu almakgerekecektir, cilalamak gerekecektir. Modern zamanların bireylerinin unuttuğu bir şeyden bahsediyoruz;sakatatçı kadar gönle önem verilmediği zamanlarda yüreğe atıf yapıyoruz;içimize dönelim, iç gücümüzün farkına varalım. Allah’ın sırını koyduğu yere;kalbimize dönelim. Evimize, yüreğimize, Kâbe’mize dönelim.Putlardanarındıraraktemizleyelim Kâbe’mizi. Hayata yüreğimizle bakalım. Akledenkalp ile akledelim. Düşünceye içimize düşerek ulaşalım. Düşünce için, düşmek gerekecektir, düş gerekecektir, insanın içineyüreğine düşmesi gerekecektir. Evet, düşünce; “düş”ünce başlayacaktır. Nereyedüşecektir insan? Düşünce için; düşüne düşecek, içine düşecek, sonra; derde,sıkıntıya, kedere düşecek. Başka; düşünce içinbaşka ne lazım? Sukut lazım düşünce için söz sükûta düşecektir. Sukutadokunacaktır. Sukutla düşünceye varacaktır insan Söz lal olacaktır, düş de, düşüncede söz lal olunca ortaya çıkacaktır. Sözüyazımıza ilham olan Özkan Gözel’in “Kendi İçine Düşmek” kitabından yaptığımızalıntıyla bitirelim. “Düşünme, bir kendi içine düşmedir ki bu “düşme” hernasılsa kendinden uzaklaşan kişinin bir “kendine geliş”ini veya “kendinedönüş”ünü ifade eder.”
Vedat Akıllı
Gazete İpekyol
Necmeddin-i Dâye [*****] çev. Halil Baltacı Necmeddin-i Dâye (ö. 654/1256) tasavvufun bir din yorumu…
Gazzâlî [*] çev. Osman Demir Gazzâlî (ö. 505/111) Allah’ı bilmenin imkânı ve yöntemi konusunda…
Gazzâlî [*] çev. Mahmut Kaya Te’vilin şartlarını tespit etmeyi ve iman ile küfür arasındaki…
Kilise babalarının en ziyade iltifat ettiği, teolojik ağırlıklı bir anlatıma sahip Yuhanna Incil’inin l’inci Bab’ının…
İçinde yaşadığımız dönemin hakim zihniyetini karak- terize eden en önemli hususlardan biri de, hiç şüphesiz,…
İçinde yaşadığımız dünya, bedensel varlığımız ve duygularımız zamanın eliyle şekillenir. Sabretmeyi, şükretme- yi, iyiliğin ve…